YAZILIŞININ 950. YILI ANISINA ULUSLARARASIKUTADGU BİLİG VE TÜRK DÜNYASI SEMPOZYUMU, Ankara, Türkiye, 3 - 05 Ekim 2019, ss.291-299
Türk dünyasında dil birliği modern zamanların en büyük sorunlarından birini teşkil
etmiştir ve hâlâ teşkil etmeye devam etmektedir. XIX. yüzyılın son çeyreğinde, Gaspıralı
İsmail’ Bey’in çıkardığı Tercüman gazetesi bu soruna bir çözüm üretmede önemli aşmalar kat
etmiş olmakla birlikte Sovyetler Birliği’nin kurulması sonrasında tam tersi gelişmeler
yaşanmıştır. Sovyetlerin milliyetler siyasetinin bir sonucu olarak Türkçenin bütün lehçeleri
hatta bazen ağızları için yazılı şekiller oluşturulmuştur. Bu durum, Türk dünyasında zaten bir
sorun olan ortak dil meselesi bakımından ölümcül olmuştur. Sovyet dönemi boyunca izlenen
politikalar neticesinde Türkçenin birçok yazılı şekli gelişme göstererek edebiyata sahip
olmuştur. Sovyetlerin dağılmasından sonra Türkiye’de lehçe araştırmaları hız kazanmıştır.
Aynı zamanda gerek akademik gerek siyasi platformlarda ortak Türkçe meselesi de yeniden
sık sık dile getirilir olmuştur. Peki, Türkiye’de yapılan lehçe çalışmaları Türk dil birliği
meselesi veyahut ortak Türkçe oluşturulması yönündeki çabalara olumlu yönde mi etki
etmektedir, yoksa aradaki farklılıkların derinleşmesine mi katkı sağlamaktadır? Bu soruya
olumlu cevap vermek çok mümkün görünmemektedir. Türkiye’de yapılan lehçe çalışmaları,
Batı Türkolojisi’nin de etkisiyle, birincil amacı Sovyetlerin milliyetler siyaseti için malzeme
üretmek olan Sovyet Türkolojisi’ni geride bırakmış durumdadır. Bazı Sibirya Türk
değişkeleri örneklerinde görüldüğü üzere, Sovyetler döneminde bile ayrı lehçe muamelesi
görmeyen Türk değişkeleri, Türkiyeli Türkologlar tarafından farklı lehçeler olarak tasnif
edilip incelenmektedir. Ancak meseleye dil birliği veya ortak Türkçe penceresinden bakıldığı
zaman, yapılması gerekenin yapılanın tam tersi olması gerektiği görülmektedir. Değişkeler
arasındaki farklılıkları değil, ortaklıkları temel alan çalışmaların dil birliğin giden yolda daha
faydalı olacağına şüphe yoktur. Bu bildiride Türkiye’de yapılan lehçe çalışmaları bu bakış
açısı ile değerlendirilip çözüm yolları için teklifler getirilecektir.