BILIMNAME: DUSUNCE PLATFORMU, cilt.1, sa.52, ss.467-489, 2024 (ESCI)
Bu çalışma, Dilthey’in, tin bilimlerinin temellendirilmesi açısından oluşturmaya çalıştığı felsefi projesini konu edinmektedir. Temel problemimiz, Dilthey’in felsefi projesinin açığa çıkma koşullarının ve bu projenin genel hatlarının ne olduğu üzerinedir. Dilthey, döneminin önemli tartışmalarından birisi olan, doğa ve insan bilimleri arasında ne gibi farkların olduğuna yönelik tartışmayı ele alıp, kendisinin tin bilimleri olarak adlandıracağı insan bilimleri için metodolojik açıdan bir temellendirme vermek ister. Çünkü o dönemde insan bilimleri, doğa bilimlerinin etkisinde kalmış ve ağırlıklı olarak doğa bilimlerinin yöntemini kullanmıştır. Dilthey, bu tutumun yanlış olduğunu düşünerek doğa bilimlerinin etkili olan paradigmalarının, insan ve insanın içerisinde yer aldığı toplumu anlamlandırmakta nasıl yetersiz kaldığını çözümlemek istemektedir. Nitekim, eğer tin bilimleri, bağımsız bir alan olacaksa ve aynı zamanda nesnel ölçekte sonuçlar verecekse kendisine ait yapısal çerçevesinin olması gerektiğini düşünmektedir. Bunun sonucunda ise insan bilimlerine yönelik kendi modelini temellendirmek istemektedir. Bu temellendirmede, kendisinden sonraki felsefeyi etkileyebilecek önemli fikirleri öne çıkmıştır. Tarihsellik ve hermeneutik bu fikirlerdendir. İnsanın tarihsel bir varlık olduğunu vurgulaması bakımından tarihsellik fikrini ön plana çıkarmıştır. Benzer biçimde, insanın bütünselliğini idrak etmenin anlamlandırma ile mümkün olduğunu ve bu anlamlandırmanın da hermeneutik ile sağlandığı ifade ederek hermeneutik fikrini vurgulamıştır. Fakat her iki kavramı da geleneksel anlamlarından farklı olarak, amaçladığı proje kapsamında felsefi bağlamda ele almıştır. Bu çalışma, Dilthey’in bu projesini genel çerçevesiyle ortaya koymayı amaçlamaktadır.