Türk Medeni Kanunu'nun 535. Maddesinin Okuryazar Kişilere Uygulanabilirliği Sorunu


Creative Commons License

Günday H. M.

3. Uluslararası Necmettin Erbakan Hukuk Kongresi, Konya, Türkiye, 1 - 03 Haziran 2023, ss.199-202

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Konya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.199-202
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Türk hukukunda şeklî anlamda ölüme bağlı tasarruflar vasiyetname ve miras sözleşmesi olarak ikiye ayrılmaktadır. Bunlardan birincisini oluşturan vasiyetname, mirasbırakanın son emir ve arzularını içeren tek taraflı bir hukukî işlemi ifade etmektedir. 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’na göre ise vasiyetname üç şekilde düzenlenebilmektedir. Bunlar; resmî vasiyetname, el yazılı vasiyetname ve sözlü vasiyetnamedir.

Resmî vasiyetname, iki tanığın katılması suretiyle sulh hâkimi ya da yetkili resmî memur önünde düzenlenen vasiyetnameyi ifade eder. Türk Medeni Kanunu’na göre resmî vasiyetname iki şekilde düzenlenebilir. Bunlardan birincisi, okunarak ve imzalanarak düzenlenen resmî vasiyetname (TMK md.533-534) iken; ikincisini okunmadan ve imzalanmadan düzenlenen resmî vasiyetname (TMK md.535) oluşturur. Bunlar dışında, öğreti ile uygulamada her iki resmî vasiyetname türünü kısmen barındıran karma resmî vasiyetnamelerin de düzenlenebileceği kabul edilmektedir.

Resmî vasiyetname, tabi olduğu şekil kuralları yönüyle en sıkı şekil şartlarına sahip olan vasiyetname türüdür. Buna ilaveten, vasiyetnameye ilişkin resmî senet, ilgili resmî memur tarafından da saklanır. Bu yönüyle de mirasbırakanın son emir ve arzuları tahrif veya yok olmalara karşı önemli ölçüde korunmuş olur.

TMK md.535’te, “Mirasbırakan vasiyetnameyi bizzat okuyamaz veya imzalayamazsa, memur vasiyetnameyi iki tanığın önünde ona okur ve bunun üzerine mirasbırakan vasiyetnamenin son arzularını içerdiğini beyan eder” şeklinde bir düzenlemeye yer verilmiştir. İlgili hüküm, sıkı şekil şartları öngören resmî vasiyetname yönünden oldukça dikkat çekici niteliktedir. Zira bu hüküm dışında, vasiyetçinin imzası olmaksızın düzenlenebilen tek vasiyetname türü sözlü vasiyetnamedir. Sözlü vasiyetname ise ancak TMK md.539/I’de öngörülen şartlardan birinin varlığı halinde düzenlenebilir. Bu yönüyle de TMK md.535 hükmüne dayanarak kimlerin resmî vasiyetname düzenleyebileceğinin tespiti önem arz etmektedir.

Türk hukukunda okuryazar kişilerin TMK md.535 kapsamında resmî vasiyetname düzenleyebileceği kabul edilmektedir. Daha doğru bir ifadeyle, Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulu’nun bu yöndeki kararı ile birlikte bu konudaki tartışmalar pozitif hukuk bağlamında önemini kaybetmiştir. Ancak kanunların yorumu ve olması gereken hukuk yönünden konu kanaatimizce tartışmaya açıktır. Zira yasama sürecindeki komisyon tartışmaları göz önüne alındığında, kanun koyucunun, “...okuyamaz veya imzalayamazsa...” ifadesini bilinçli olarak tercih ettiği görülmektedir. Bu yönüyle de mehaz İsviçre Medeni Kanunu md.502’den tamamen ayrılan bir çözüm yolu getirildiği görülmektedir. Bu noktada, madde başlığının “...okunmaksızın ve imzalanmaksızın...” şeklinde kaleme alınmış olmasının hükmün geniş yorumlanmasını gerektirecek bir durum teşkil edip etmeyeceği ayrıca ele alınmalıdır. Son olarak, vasiyetçinin imzası olmaksızın düzenlenebilen sözlü vasiyetname niteliği itibariyle olağanüstü vasiyetname türünü oluşturur. Dolayısıyla, TMK md.535 hükmü ile sözlü vasiyetnameyi düzenleyen TMK md.539 hükmü arasındaki ilişkinin de ayrıca incelenmesi gerekmektedir.

Anahtar Kelimeler:

Resmî Vasiyetname, Vasiyetname, Mirasbırakan, Vasiyetçi, Ölüme Bağlı Tasarruf






In Turkish law, dispositions related to death are divided into two as testament and inheritance contract in the formal sense. The testament, which is the first of these, expresses a unilateral legal transaction that includes the last orders and wishes of the legator. According to the Turkish Civil Code No. 4721, a will can be drawn up in three ways. These; official will, handwritten will and oral will.

An official will refers to a will drawn up before a magistrate or an authorized official with the participation of two witnesses. According to the Turkish Civil Code, an official will can be drawn up in two ways. The first of these is the official will (TCC md.533-534), which is read and signed; The second is the official will (TCC art. 535), which is drawn up without being read and signed. Apart from these, it is accepted that mixed official wills, which are accepted in teaching and practice and partially contain both types of official wills, can also be drawn up.

The official will is the type of will that has the most stringent form requirements in terms of the form rules it is subject to. In addition, the official deed regarding the will is kept by the relevant official. In this respect, the last orders and desires of the legator are significantly protected against alteration or destruction.

In TCC article 535, there is a regulation such as "If the legator cannot read or sign the will in-person, the civil servant reads the will to him in front of two witnesses and then the testator declares that the will contains his last wishes". The relevant provision is quite remarkable in terms of an official will, which stipulates strict form conditions. Because, apart from this provision, the only type of will that can be drawn up without the signature of the testator is the oral will. An oral will can only be drawn up in the presence of one of the conditions stipulated in TCC Article 539/I. In this respect, it is important to determine who can draw up an official will based on the provision of Article 535 of the TCC.

In Turkish law, it is accepted that literate persons can draw up an official will within the scope of TMK Article 535. In other words, with the decision of the Supreme Court of Appeals General Assembly to Unify Jurisprudence, discussions on this issue have lost their importance in the context of positive law. However, in our opinion, the subject is open to discussion in terms of the interpretation of the law and the ideal law. Because, considering the discussions of the commission in the legislative process, it is seen that the legislator deliberately prefers the expression "...if he cannot read or sign...". In this respect, it is seen that a solution that is completely different from the Swiss Civil Code article 502 has been introduced. At this point, whether the title of the article was written as “...without reading and signing...” will not constitute a situation that would require a broad interpretation of the provision or not, should be discussed separately. Finally, an oral will that can be drawn up without the testator's signature constitutes an extraordinary testament due to its nature. Therefore, in our opinion, the relationship between the provision of TCC md.535 and the TCC md.539 provision, which regulates the oral will, should be examined separately.

Keywords:

Official Will, Testament, Legator, Testator, Testamentary Disposition