Araç Sürücülerinin Tehlikeyi Önleme Yükümlülüğü (Garantörlüğü) ve Trafik Kazası Sonrasında Ortaya Çıkan Davranışların Ceza Hukuku Bakımından İncelenmesi


Creative Commons License

BİRTEK F.

3. Karayolu Trafik Güvenliği Sempozyumu ve Sergisi, Ankara, Türkiye, 1 - 04 Ağustos 2012, cilt.1, ss.241-252

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Ankara
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.241-252
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Bir kimsenin hukuken yükümlüğü olduğu bir davranışı yerine getirmemesi (ihmal) sebebiyle kanun koyucunun suç olarak tanımladığı neticenin meydana gelmesine sebep olması durumunda cezalandırılması söz konusudur. Tehlikeyi önlemek konusunda kanunen belirli bir yükümlülük altında bulunan kimsenin kasten veya olası kast (neticenin doğrudan istenmeyip kabullenilmesi) ile hareket olanağı olduğu halde bu yükümlülüğünü yerine getirmemesi garantörsel ihmali suç başlığı altında incelenmektedir. Araç sahipleri, araç sürücüleri ve diğer yol kullanıcıları bakımından gerek Karayolları Trafik Kanunu ve gerekse Türk Ceza Kanunu’ndan doğan bir takım yükümlülükler bulunmaktadır. Bu yükümlülüklerin ihlalinin, ölüm veya yaralanma neticesini doğuracak düzeyde (ihmali davranışın icrai davranışa eşdeğer olması) olması halinde, kasten ihmali davranışla öldürme veya kasten ihmali davranışla yaralama suçlarının oluşması muhtemeldir. Ayrıca özellikle trafik kazaları sonrasında ortaya çıkan ve kişilerin hayatı bakımından tehlike doğuran durumlarda gerek kazaya karışan yol kullanıcıları ve gerekse diğer kimseler bakımından da “hal ve koşulların elverdiği yardım veya bildirimi yapma” biçiminde bir insani yükümlülük ortaya çıkmakta ve bu insani yükümlülüğün yerine getirilmemesi de (ihmali) Türk Ceza Kanunu kapsamında (TCK m. 98) cezai sorumluluğu doğurmaktadır. Bu bağlamda çalışmamızda öncelikle araç sahiplerinin kanundan doğan bir garantörlüğünün bulunup bulunmadığı hususu ortaya konulacak ve bu kapsamda araç sahibinin aracını, sürücü belgesi bulunmayan veya araç kullanmayı bilmeyen bir kimseye kullandırması halinde meydana gelen trafik kazası sebebiyle ceza sorumluluğunun bulunup bulunmadığı ele alınacaktır. Ayrıca, araç sürücülerinin karıştıkları trafik kazaları sonrasında ortaya çıkan tehlikeler (ölüm veya yaralanma) bakımından “tehlikeyi önleme yükümlülüğünün/garantörlüğünün” bulunup bulunmadığı hususu irdelenecektir. Son olarak da, trafik kazasına karışan sürücüler dışındaki yol kullanıcılarının (diğer sürücüler, yayalar vs.) trafik kazası sonrasında ortaya çıkan tehlikeler bakımından normatif bir yükümlülüklerinin bulunup bulunmadığı hususları ele alınacaktır.