SANATÇISINI AŞAN YAPIT BAĞLAMINDA NECLA RÜZGAR’IN FAUNA SERGİSİNE BAKIŞ


Gök Ö.

ART-SANAT, sa.11, ss.187-206, 2019 (ESCI)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Basım Tarihi: 2019
  • Dergi Adı: ART-SANAT
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Emerging Sources Citation Index (ESCI)
  • Sayfa Sayıları: ss.187-206
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Hayır

Özet

Bu araştırma Necla Rüzgar’ın, Galeri Nev’de 2014 yılında açmış olduğu Fauna sergisinde yer alan Metafizik Cinayetler, Algının Diğer Formları ve Mücevherler adı altında şekillenen üretimlerine odaklanır. Bu üretimlerin sanatçısının yüklediği anlamların dışında, feminist ve türcülük karşıtı vegan düşünce bağlamında başka anlamları da ürettiği iddiasıyla bu anlamların göstergebilim üzerinden deşifre etme yoluna gidilmiştir. İnsanın bilişsel devrim sonrası hayal gücüyle kurguladığı mitler, cinsiyetçi ve türcü bağlamda kutsalların oluşumunu başlatır. Sanat tarihinde avcılık natürmortlarına dayanan gelenekle şekillenen ve aile portrelerine yansıyan hayvanın metaforik; cinsiyet hiyerarşisine dayalı anlamları, insanın büyüklenici eril yapısını gösterir. İnsanmerkezcilik sonrasının yerinden ettiği erkekinsan, her şeyin merkezinde ve türler arası hiyerarşinin kurucusu olan bir kavramdır. “Erkekinsan”nın egemenliğinde kurgulanan kadınlar ve hayvanlar arasında olumsuz bir özdeşleştirme, her ikisinin de ahlaki varlıklar olarak ciddiye alınmadığı ortak bir kaderi işaret eder. Bu araştırmada feminist ve türcülük karşıtı vegan bağlamda ele alınan Metafizik Cinayetler’deki kuşların, çok katmanlı anlam örgüsünde karşılaşılan, kökeni avcılık natürmortlarına dayanan hayvanın metaforik yansımaları olarak tartışılması amaçlanmaktadır. İnsan merkezci bakışın yarattığı algının açık edildiği, Algının Diğer Formları başlığında ayakkabılar ve eldivenlerden oluşan heykeller, vegan bağlamda insan ve hayvan arasında oluşan türcü yaklaşımın göstergeleri olarak ele alınmıştır. Et parçaları şeklinde düzenlenmiş taşlardan oluşan Mücevherler yerleştirmesi, Carol J. Adams’ın kayıp gönderge kavramı üzerinden bakıldığında ise etin kayıp göndergesi ortaya çıkmaktadır. Kayıp göndergesi hayvan olan et, cinsiyetçi ve türcü yaklaşımın göstergesi olarak konumlandırılır. Sonuç olarak Necla Rüzgar tarafından bu üretimlere böyle bir anlam tam olarak yüklenmemiş olsa bile araştırmada odaklanılan bu yapıtlar ile kurulan diyalogda, yapıtların feminist ve türcülük karşıtı vegan bağlamda sanatçısından bağımsız, sanatçısını. Anahtar Kelimeler Çağdaş Sanat • Cinsiyetçilik • Türcülük • Vegan • Necla Rüzgar