ONLINE JOURNAL OF ART AND DESIGN, cilt.11, sa.3, ss.197-218, 2023 (Hakemli Dergi)
ÖZET
Mimarlık olgusu tasarımcıya, boşluktan anlamlı mekânlar oluşturma, iç ve dış mekânı
estetik kaygılarla inşa etme imkânı sunmaktadır. Mimari ürün tasarımı ve üretimi,
sanayileşme ile birlikte sosyal, kültürel ve ekonomik çevre, toplum, teknolojik gelişmeler
bakımından dönüşmüştür ve yapılar ihtiyaç, ölçek, işlev bakımından çeşitlenmiştir. Bu
gelişmelerden en fazla etkilenen yapı elemanı ise cephe olmuştur. Çünkü yapının çevresi
ile ilk iletişim kurduğu yer, zamanın izlerini taşıyan ve yansıtan, iç-dış mekân arasında ilişki
kuran cephedir. Günümüzde cephe sadece dışta olan ve örten değildir; gelişmeler ile
birlikte kimliği, dili olan, kütleyi tümü ile tanımlayan bir tasarım yüzeyine dönüşmüştür.
Böylece cephe, en üst kotundan zemine kadar bütünlük içinde tasarlanmaktadır. Mimari
yapım ve teknolojideki gelişmeler cepheyi görünüşü bakımından önemli bir noktaya
getirmiştir ve salt görsellik için üretilmiş ikonik, heykelsi ve kısa sürede tüketilen ürünlerin
ortaya çıkması gibi olumsuz sonuçlara da neden olmuştur ki bu durum çalışmanın
problemini oluşturmaktadır. Günümüz mimarlık ortamındaki birey, tasarım nesnesinde
aktif olarak yer alabildiği arayüz tasarımları sayesinde bütünlüğün içine dahil
olabilmektedir. Çalışma kapsamında; konumu, işlevi, malzemesi ve hikayesini sunum şekli
farklı olan mimari yapılar birey ile kurduğu ilişki, bütün olarak tasarlanması ve her
etkileşimde yeniden üretilmesi iki farklı ölçüt grubu bakımından değerlendirilmektedir.
Çalışma ile cephe anlayışındaki güncel tasarım ve anlamı ilişkisini kavramak adına bir
okuma yönteminin ortaya konulması ve gelecek tasarımlar için zemin oluşturması
amaçlanmaktadır.