KORAMAZ VADİSİ MAKROMANTARLARINDAN HYPHOLOMA FASCICULARE (HUDS.) P. KUMM. TÜRÜNDEN ELDE EDİLEN METANOLİK ÖZÜTÜN ANTİMİKROBİYAL AKTİVİTESİ VE GENOTOKSİSİTE ANALİZİ


Creative Commons License

Gülhan G., Güllü M., Halıcı M. G.

4TH INTERNATIONAL THALES CONGRESS ON LIFE, ENGINEERING, ARCHITECTURE AND MATHEMATICS, Cairo, Mısır, 20 - 22 Temmuz 2025, ss.344-359, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Cairo
  • Basıldığı Ülke: Mısır
  • Sayfa Sayıları: ss.344-359
  • Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Bu çalışmada, DNA barkodlama yöntemiyle moleküler olarak tanımlanan Hypholoma fasciculare

(Huds.) P. Kumm. makromantarından elde edilen metanolik ekstraktın antimikrobiyal ve genotoksik

etkileri araştırılmıştır. Örnek, 2024 yılı Ekim ayında Kayseri, Koramaz Vadisi’nden toplanmış ve ITS

bölgesi sekanslaması ile moleküler olarak doğrulanmıştır.

Kurutulmuş mantar örneği metanol ile ekstrakte edilmiş ve antimikrobiyal etkinliği, üç bakteri

(Escherichia coli, Bacillus subtilis, Micrococcus luteus) ve bir maya (Candida albicans) üzerinde agar

kuyucuk difüzyon yöntemi ve minimum inhibitör konsantrasyon (MİK) testleri ile değerlendirilmiştir.

Sonuçlar, ekstraktın E. coli, B. subtilis, M. luteus ve C. albicans üzerinde sırasıyla 12 mm, 15 mm, 11

mm ve 18 mm inhibisyon zonları oluşturduğunu göstermiştir. Tüm test edilen mikroorganizmalar için

MİK değeri 25 ppm olarak belirlenmiştir. DNA etkileşim çalışmaları, agaroz jel elektroforezi ile

ekstraktın bakteriyel DNA’da fragmantasyon oluşturmadığını, yani test edilen koşullarda genotoksik

bir etkiye yol açmadığını ortaya koymuştur. ITS dizisinin filogenetik analizi, mantar türünün doğru

şekilde tanımlandığını doğrulamıştır.

Elde edilen bulgular, Hypholoma fasciculare’nin metanolik ekstraktlarının, çeşitli patojen

mikroorganizmalara karşı önemli antimikrobiyal aktiviteye sahip olduğunu ve bakteri DNA’sı

üzerinde genotoksik etki göstermediğini ortaya koymaktadır.

Bu sonuçlar, makromantarların yeni antimikrobiyal ajanların geliştirilmesinde potansiyel tıbbi

uygulamalarına katkı sağlamaktadır. Bu etkilerden sorumlu biyolojik aktif bileşiklerin izolasyonu ve

etki mekanizmalarının daha ayrıntılı olarak araştırılması önerilmektedir.