10th INTERNATIONAL ZEUGMA CONFERENCE ON SCIENTIFIC RESEARCH, Gaziantep, Türkiye, 25 - 26 Haziran 2023, ss.136-137
Çeşitli sanayi, endüstriyel, madencilik faaliyetleri ve yoğun tarımsal uygulamalar son zamanlarda ağır
metallerin birikimi ile çevre ve dolayısıyla toprak kirliliğine sebep olmaktadır. Toprak kirliliği temel
anlamda toprakta olması gereken maddelerin sınır değerlerinin üzerinde olması, toprağın fiziksel,
kimyasal ve biyolojik özelliklerini olumsuz etkilemesidir. Toprak kirliliğine sebep olan birçok organik
ve inorganik kirletici bulunmaktadır. Toprakta inorganik kirletici sınıfında yer alan, günümüzde toprak
kirliliğinde en büyük payı sağlayan kirleticilerden biri ağır metallerdir. Ağır metallerin toprağa
bulaşması kayaçların içeriğinden doğal olarak olabileceği gibi genellikle çeşitli endüstriyel faaliyetler
ve ulaşım gibi antropojenik kaynaklarla da geçmektedir. Ağır metallerin toprakta içerisindeki
mevcudiyeti bitkiler ve canlılar için toksik olmakta ve kalıcılıkları uzun sürmektedir. Bundan dolayı
tehdit kaynağı olarak görülmektedir. Ağır metal kirliliği belirlenen alanlarda kirliliğin ortamdan
uzaklaştırılması ya da mobilitesini sınırlandırmak amacıyla birçok biyoremediasyon ve fitoremediasyon
teknikleri kullanılmaktadır. Bu çalışmanın amacı çoklu toprak metal kirliliği görülen alanlarda kirliliğin giderimi için farklı biyoremeddiasyon tekniklerini kullanmaktır. Çalışmada kullanılan, çoklu metal
kirliliği bulunan toprak örnekleri Kayseri-İncesu yol güzergahından toplanmıştır. Çalışmada,
akümülatör bitkilerden biri olan Festuca Arundinacea çim türünün; Nilüfer, Grande ve Jaguar çeşitleri,
biyoremediasyon için Haematococcus Pluvialis mikroalg türü topraktaki ağır metal kirliliği ıslahında
tek başına ve kombinasyonlarıyla kullanılabilirliği araştırılmıştır. Deneme sonucunda Biyoakümülasyon
Faktörü (BAF) ve % Biyogiderim sonuçlarına göre BAF değerlerinde uygulamalar arasında önemli çok
yüksek düzeyde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuş, çeşitler arasında ve çeşit+uygulama arasında çok
yüksek düzeyde istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. % Biyogiderim sonuçlarına göre; uygulamalar,
çeşitler ve çeşit+uygulama arasında istatistiksel olarak çok yüksek düzeyde istatistiksel olarak anlamlı
bulunmuştur.
Anahtar kelimeler: Toprak Kirliliği, Ağır Metal, Biyoremediasyon, Mikroalg
Various industrial, industrial, mining activities and intensive agricultural practices have recently caused
environmental and therefore soil pollution with the accumulation of heavy metals. Soil pollution is
basically the fact that the substances that should be in the soil are above the limit values, negatively
affecting the physical, chemical and biological properties of the soil. There are many organic and
inorganic pollutants that cause soil pollution. Heavy metals are one of the pollutants that are in the
inorganic pollutant class in the soil and provide the largest share in soil pollution today. Contamination
of heavy metals to the soil can occur naturally from the contents of the rocks, but also through
anthropogenic sources such as various industrial activities and transportation. The presence of heavy
metals in the soil is toxic to plants and living things and their persistence is long. Therefore, it is seen as
a source of threat. In areas where heavy metal pollution is determined, many bioremediation and
phytoremediation techniques are used to remove the pollution from the environment or to limit its
mobility. The aim of this study is to use different bioremediation techniques for the removal of pollution
in areas with multiple soil metal pollution. Soil samples with multiple metal pollution used in the study
were collected from the Kayseri-İncesu road route. In the study, one of the accumulator plants, Festuca
Arundinacea grass species; The usability of water lily, Grande and Jaguar varieties, Haematococcus
Pluvialis microalgae species for bioremediation, alone or in combination in heavy metal pollution
improvement in soil was investigated. As a result of the experiment, BAF values were found to be very
high statistically significant between the applications according to the Bioaccumulation Factor (BAF)
and % Bioremoval results, and it was found to be statistically significant at a very high level between
the cultivars and between cultivar+application. According to the % bioremediation results; applications,
cultivars and cultivar+application were found to be statistically significant at a very high level.
Keywords: Soil Pollution, Heavy Metal, Bioremediation, Microalgae