Evaluatıon Of Extracted Permanent Teeth In Chıldren; A Retrospectıve Study


Creative Commons License

Demiroğlu C., Duman B., Kızılcı E.

Internatıonal Gevher Nesıbe Health Scıences Conference-Vııı, İstanbul, Turkey, 19 - 21 November 2021, pp.220

  • Publication Type: Conference Paper / Summary Text
  • City: İstanbul
  • Country: Turkey
  • Page Numbers: pp.220
  • Erciyes University Affiliated: Yes

Abstract

INTRODUCTION: For the continuation of the growth and development of children, they must have a healthy

mouth structure. This is possible by minimizing tooth loss. In the loss of permanent teeth, problems may arise

in terms of function, phonation and aesthetics.

PURPOSE: The aim of this study is to determine the types and proportions of extracted teeth in children who

have had permanent tooth extraction.

METHODS: The study was carried out retrospectively on 93,565 patients aged 6-14 years who applied to the

clinic between 01.03.2018 and 01.03.2020. Evaluations were made using descriptive statistics.

RESULTS: A total of 2109 teeth of 1708 (1.82%) patients were extracted. The average age is 11±0 .While

the most extracted tooth is 46 no. 584 (27.69%), it is followed by no. 36 no, 26 no and 16no, respectively. 33

no is the tooth with the least extraction (n= 4; 0,18%). 12% of the teeth were extracted due to molar incisor

hypomineralization, 68% for excessive material loss, 5% for hyperdontia, 10% for endodontic complications

and 5% for orthodontic reasons.

CONCLUSION: Although it was observed that the patients lost their I. molar teeth, which are the first

permanent teeth, it was observed that there could be loss in every tooth type. Since there is no chance of

eruption again after the extraction of permanent teeth, it is important to inform the parents of the patients and

to minimize the losses.

KEYWORDS:permanent teeth, extraction, tooth loss

GİRİŞ: Çocukların büyüme gelişimlerinin devamı için, sağlıklı bir ağız yapısına sahip olmaları

gerekmektedir.Bu da diş kayıplarının en aza indirilmesiyle mümkündür.Daimi dişlerin kaybında

fonksiyon,fonasyon ve estetik açısından problemler ortaya çıkabilir.

AMAÇ: Bu çalışmanın amacı daimi diş çekimi gerçekleştirilen çocuklarda çekimi gerçekleştirilen diş tiplerini

ve oranlarını belirlemektir.

YÖNTEM: Çalışma 01.03.2018-01.03.2020 tarihleri arasında kliniğe başvuran 6-14 yaş arası hasta 93.565

üzerinden retrospektif olarak gerçekleştirilmiştir. Tanımlayıcı istatistikler kullanılarak değerlendirmeler

yapılmıştır.

BULGULAR: Toplam 1708 (%1,82) hastanın 2109 dişine çekim endikasyonu konulmuştur. Yaş ortalaması

11±0’dir. 46 no 584 (%27,69) ile en fazla çekimi yapılan diş iken bunu sırasıyla 36 no,26 no ve 16 no

izlenmektedir. 33 numara en az çekimi yapılan diştir (n= 4; 0,18%). Dişlerin %12’i büyük azı keser

hipominerilizasyonu, %68’i aşırı madde kaybı,%5’i hiperdonti,%10’u endodontik komplikasyonlar ve %5’i

ortodontik sebeplerden çekilmiştir.

SONUÇ: Hastaların sıklıkla ilk çıkan daimi dişler olan I. molar dişlerini kaybettiği görülmekle beraber her

diş tipinde kayıp olabileceği görülmüştür.Daimi dişlerin çekimi sonrası tekrar erüpsiyon şansları olmadığı için

hasta velilerin bilinçlendirilip kayıpların en aza indirilmesi önemlidir.

ANAHTAR KELİMELER: daimi dişler, çekim, diş kaybı