4. International Conference on Material Science and Technology, Ankara, Türkiye, 18 - 20 Ekim 2019, ss.911
Son yıllarda gıdaların üretim aşamasında, analizlerinde ve tüketicinin gıda kalitesi hakkında
sorularını karşılayan hızlı, güvenilir ve çevre dostu teknolojilere olan ilgi gittikçe artmaktadır.
Bu yüzden geleneksel kullanılan metotların yanı sıra alternatif metotlara yoğun ilgi
gösterilmektedir. Bahsedilen bu geleneksel metotlar gıdanın üretim aşamasında pahalı ve
yavaş olmasından kaynaklı sürekli izlemeye izin vermezler. Sistem ölçümlerinin
yorumlanması için iyi yetişmiş operatörlere ihtiyaç duymaktadırlar ve bununla birlikte bazı
durumlarda analizin süresini uzatan ön işlemler ya da ekstraksiyon gerektirmektedirler.
Gıdalara uygulanan analizler temelde kalite ve güvenlik amacına yönelik olarak
yapılmaktadır. Kaliteden kasıt burada bazı fiziksel özellikler ve kimyasal bileşenlerin
miktarlarıdır.
Bu çalışmanın temel amacı; tasarlanan elektro-optik sensör ile yukarıda bahsedilen tüm
dezavantajları ortadan kaldıracak, herkesin rahatlıkla kullanabileceği, portatif ve en önemlisi
maliyeti düşük bir sensör sistemi oluşturulacaktır.
Sensörler diğer geleneksel tekniklere göre daha fazla avantaj sağlarlar. Biyolojik
algılayıcıların seçiciliği, numune ön hazırlığına gerek duyulmaması ve az miktarda örnekle
gerçek zamanlı analiz için yüksek hassasiyette cihazların geliştirilmesine elverişlidir.
Sensörler ayrıca hızlı, basit kullanıma sahip ve çoğaltılabilir analitik cihazlardır.
Elektro-optik sensörün tasarımında özellikle infrared ışın kaynağı kullanılmıştır. Çözeltilerin
ışığı absorbe etmesi, geçirmesi veya yansıtması gibi özelliklerinin ölçülmesine dayanan
enstrümantal analizlerden elde edilen nicelikler çözeltinin fiziksel veya kimyasal özellikleri
hakkında bize bilgi vermektedir. İnfrared ışığın absorbans ve saçılmasından elde edilen
bilgilerle yakın infrared bölgede, gıdalar üzerinde kalite analizleri yapılmıştır. Öncül olarak
gerçekleştirilen analizlerde hava, saf su, içme suyu ve süt ölçümleri alınmıştır. Daha sonra
farklı günlerde ölçümü alınan süt numuneleri incelenmiştir. Bu ölçümlerde elektro-optik
sistemin çıkısı voltaj cinsinden incelenmiştir. Analizlerde kullanılan her ürün için voltaj çıkışı
birbirinden farklı seyretmiştir. Böylelikle ölçüme alınan her bir numunenin ayırt edilebilirliği
ortaya konulmuştur. Aynı süt numunesinin farklı günlerdeki deney sonuçlarından elde edilen
voltaj çıkışları ise giderek artmıştır. Bu voltaj artışı, kalitenin düşüşü olarak yorumlanmıştır.
Elde edilen sonuçlar daha temel seviyede olan bu elektro-optik sensör için umut vaad edicidir.
Bu çalışmada, gıda üzerinde herhangi bir ön işlem ya da ekstraksiyon gerektirmeksizin,
maliyeti etkin ve doğrudan kalite analizi yapabilen sensör üzerinde çalışılmıştır.