Hukuk devleti, bireylerin temel haklarının korunmasını güvence altına alan ve hukuki güvenliğin sağlanmasını zorunlu kılan bir yönetim anlayışıdır. Hukuki güvenlik ilkesi, kanunların açık, net, öngörülebilir ve istikrarlı olması, keyfi uygulamalara yer verilmemesi ve adil yargılanma hakkının korunmasını içermektedir. Bu ilke, ulusal ve uluslararası düzenlemeler, yargı kararları ve özellikle AYM’nin uygulamaları aracılığıyla hayata geçirilmektedir. Belirsiz yasal düzenlemeler, uzun yargılama süreçleri, hukuka aykırı işlemler hukuki güvenlik ilkesinin ihlaline yol açmaktadır. Anayasa Mahkemesi, bireysel başvuru ve iptal davaları yoluyla hukuki güvenlik ilkesinin somutlaştırılmasını sağlayarak hak ihlallerinin önlenmesi ile temel hakların korunmasında etkili bir başvuru yolu olmaktadır. Bu çalışmada, AYM’nin hukuki güvenlik ilkesine ilişkin kararları, norm denetimi ve bireysel başvuru kararları üzerinden incelenerek söz konusu ilkenin farklı denetim yöntemleri aracılığıyla nasıl yorumlandığı ve uygulandığı analiz edilmiştir. Denetim yollarındaki bu farklılıkların hukuki güvenlik ilkesine etkisi, güncel kararlar ışığında değerlendirilmiştir. İlk bölümde, hukuki güvenlik ilkesinin kavramsal ve teorik olarak çerçevesi çizilmiştir. Ardından, bu ilkenin ihlallerinin temel haklar üzerindeki etkileri incelenmiştir. Sonraki bölümde, Mahkeme’nin hukuk devleti ile hukuki güvenlik ilkesini ilişkilendirdiği güncel karar örnekleri üzerinden, Mahkeme’nin bu ilkeye yaklaşımı belirlenmiştir. Sonuç olarak, anayasa yargısında hukuki güvenlik ilkesinin uygulanmasına dair tartışmalı konulara çözüm önerileri sunulmuştur.
The rule of law represents a governance approach that ensures the protection of individuals’ fundamental rights and the establishment of legal security. The principle of legal security requires that laws be clear, precise, predictable, and consistent, that arbitrary practices are avoided, and that the right to a fair trial is upheld. This principle is applied through national and international regulations, judicial decisions, and, notably, the practices of the Turkish Constitutional Court. Unclear legal regulations, prolonged judicial procedures, and unlawful actions result in violations of legal security. The Court, through individual applications and annulment cases, plays a crucial role in preventing rights violations and safeguarding fundamental rights by concretizing legal security. This study examines the Court’s decisions on the principle of legal security, exploring its interpretation and application through norm control and individual applications. The first section provides a conceptual and theoretical explanation of legal security. The second section analyzes the impact of violations on fundamental rights. The third section identifies the Court’s approach to legal security with case examples linking it to the rule of law. Finally, the study proposes solutions to challenges in implementing legal security in constitutional jurisprudence.