Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, vol.7, no.1, pp.285-307, 2023 (Peer-Reviewed Journal)
Although Turkey has some geopolitical advantages due to its geography, it can frequently encounter
various problems due to the political instability of the states in the region. A large wave of migration to Turkey
since March 2011 due to the civil war in Syria can be given as an example. As a result of these migrations, it has
reach approximately five million by 2021. According to the data from the United Nations High Commissioner for
Refugees (UNHCR), Turkey is one of the countries hosting the highest number of refugees and asylum seekers
worldwide. An important part of these refugees and asylum seekers is school-age children. Although studies have
been carried out for foreign families and students in the last 10 years, it is seen that some problems continue. The
research aims to reveal the problems of adaptation to the school of foreign students based on the experiences of
school administrators and teachers and to propose solutions for these problems. Phenomenology, one of the
qualitative research methods, was used in the research. Phenomenology studies aim to understand and make sense
of the experiences of individuals who experience a particular phenomenon. The study group of the research consists
of 17 teachers (Mathematics, Turkish, Science, and Social Studies) working in secondary schools affiliated with
the Kayseri Provincial Directorate of National Education and 7 school administrators working in different schools.
The criterion sampling method was used to determine the study group. Participants were selected from among
teachers working in schools and classrooms with foreign students. Semi-structured interviews were used as a data
collection tool in the research. The data were analyzed with descriptive and content analysis, which is one of the
qualitative data analysis techniques. The findings were interpreted with a holistic description and supported by
direct quotations from the participants. As a result of the research, it was determined that the teachers thought that
the education programs were not suitable for foreign students, foreign students had problems in in-class
communication and they could not involve their parents in the process. In general, it was determined that the main
problems experienced by foreign students are language, exclusion, absenteeism, family and financial problems.
Türkiye bulunduğu coğrafya itibariyle birtakım jeopolitik avantajlara sahip olsa da bölgedeki devletlerin
siyasi istikrarsızlıkları nedeniyle çeşitli sorunlarla sıklıkla karşılaşabilmektedir. Suriye’de çıkan iç savaş nedeniyle
Mart 2011’den itibaren Türkiye’ye yönelik gerçekleştirilen kitlesel göçler buna örnek olarak gösterilebilir. Bu
göçler neticesinde Türkiye’de geçici koruma altındaki yabancı uyruklu sayısı, 2021 itibariyle, yaklaşık beş milyona
ulaşmış durumdadır. Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) verilerine göre Türkiye dünya
çapında en fazla mülteci ve sığınmacı barındıran ülkelerin başında gelmektedir. Bu mülteci ve sığınmacıların
önemli bir bölümünü ise okul çağındaki çocuklar oluşturmaktadır. Son 10 yılda yabancı uyruklu ailelere ve
öğrencilere yönelik çalışmalar gerçekleştirilse de hala bazı problemlerin devam ettiği görülmektedir. Araştırmanın
amacı okul idarecilerinin ve öğretmenlerin deneyimlerinden hareketle yabancı uyruklu öğrencilerin okula uyum
problemlerine ve bu problemlere yönelik çözüm önerilerine ilişkin düşüncelerini ortaya koymaktır. Araştırmada
nitel araştırma yöntemlerinden biri olan fenomenoloji kullanılmıştır. Fenomenoloji çalışmalarının amacı, belirli bir
fenomeni deneyimleyen bireylerin deneyimlerini anlamak ve anlamlandırmaktır. Araştırmanın çalışma grubunu
Kayseri İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne bağlı ortaokullarda görev yapmakta olan 17 öğretmen (Fen Bilimleri,
Matematik, Sosyal Bilgiler ve Türkçe) ile farklı okullarda görev yapan 7 okul yöneticisi oluşturmaktadır. Çalışma
grubunun belirlenmesinde ölçüt örnekleme yönteminden yararlanılmıştır. Katılımcılar yabancı uyruklu
öğrencilerin bulunduğu okullar ve sınıflarda görev yapan öğretmenler arasından seçilmiştir. Araştırmada veri
toplama aracı olarak yarı yapılandırılmış görüşmelerden yararlanılmıştır. Veriler nitel veri analiz tekniklerinden
biri olan betimsel ve içerik analiziyle çözümlenmiştir. Bulgular bütüncül bir betimlemeyle yorumlanmış ve
katılımcılardan edinilen doğrudan alıntılarla desteklenmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin öğretim
programlarının yabancı uyruklu öğrencilere uygun olmadığını, sınıf içi iletişimde yabancı uyruklu öğrencilerin
sorunlar yaşadıklarını düşündükleri ve velileri öğretim sürecine dâhil edemedikleri tespit edilmiştir. Genel olarak yabancı uyruklu öğrencilerin yabancı uyruklu öğrencilerin yaşadıkları başlıca problemlerin ise dil, dışlanma, devamsızlık, ailevi ve maddi
sorunlar olduğu belirlenmiştir.