Tarihin Peşinde (The Pursuit of History), sa.16, ss.41-73, 2016 (Hakemli Dergi)
Arşivler, insanlık tarihinin en önemli kaynaklarıdır. Hiç kuşkusuz ki arşivlerin tarihi ne kadar aydınlattığı kadar olaylara nereden ve nasıl baktığı ile ilgili tartışmalar tarih felsefesinin ve tarihçilerin her dönem önemsediği konular arasında yerini almıştır.
Dünya üzerindeki insanların kimliklerini, sosyal yaşantılarını, olaylara bakış açılarını irdelemenin bir aracı olarak arşivlerin yerli ve yabancı olması bir olayı değerlendirirken rasyonel bilginin elde edilmesinde son derece önemlidir. Her ne kadar geçmişte yaşanmış bir olay karşısında her toplum kendi bakış açısı ile bu olayı değerlendirmişse de; bu durum karşılıklı değerlendirme imkanının elde edilmesi adına önemli bir veri olarak kaydedilmelidir.
Dünyanın belki de en önemli ve en büyük arşivi olarak tanımlanacak olan İngiliz Arşivi Londra’da yüzlerce araştırmacıya aynı anda, hızlı ve mekanik bir sistemle hizmet vermektedir. Arşivin bu denli hızlı ve etkin olmasında mekanik bir yapının inşa edilmesi, hemen hemen insanla münasebetin sıfıra indirilmesi gibi hususlar etkendir.
16. Yüzyılın sonlarında başlayan Türk-İngiliz münasebetlerinin kayıtları İngiliz arşivinde oldukça muntazam bir şekilde tutulmuştur. Arşivin çeşitli birimleri olmakla birlikte makalede sadece 20. Yüzyılın başlarında Türk-İngiliz münasebetleri ile ilgili arşiv belgelerinin içerikleri, meselelere bakış açıları, sadece dışişleri bakanlığı arşivlerinde değil bunun yanı sıra Hava Bakanlığı, Koloni Bakanlığı, Deniz Kuvvetleri, İçişleri Bakanlığı, Harita Dairesi, Hazine Bakanlığı ve Savaş Bakanlığı dairelerinden seçilmiş olan arşiv belgelerinin ışığı altında takdim edilecektir.
Sultan II. Abdülhamid’in saltanatının son yollarından İttihat ve Terakki Cemiyetine, Trablusgarp Savaşından Balkan savaşlarına, Birinci Dünya Savaşından Milli Mücadeleye kadar pek çok konu İngiliz arşiv belgelerinde oldukça ayrıntılı olarak ele alınmıştır. Bu konular ele alınırken Osmanlı Devleti’nde ve Türkiye Cumhuriyeti’nde yaşayan önemli şahsiyetlerin kişilikleri, olaylara bakış açıları ve hangi güce daha yakın oldukları ile ilgili pek çok istihbarat raporu da bu arşiv belgelerinin ele aldığı konular arasında yerini almıştır. Bu kadar geniş bir çerçevenin bir makaleye sığmasının imkansızlığı nedeni ile bahse konu arşivin sadece 1918-20 aralığına ait bilgileri İngiliz perspektifinden Türkiye’ye bakış olarak takdim edilecektir. Bu takdim tabiidir ki ana eksende Mondros Mütarekesinin başlangıcından Cumhuriyetin ilanına değin geçen süreyi ana omurgasına yerleştirmektedir. Mesele bu açıdan değerlendirildiğinde bahse konu tarih aralığındaki arşiv belgileri son dönem Osmanlı Devlet sisteminin, Ankara odaklı Milli Mücadele ekibinin ve tabidir ki Anadolu’daki grupların bu dönem içerisindeki değişim, dönüşüm ve politikalarına dair önemli bilgileri havidir. Bu bilgilerin araştırmacılara sunulması gelecekte ülkenin karşılaşacağı sorunların çözüm yollarının tespitinde çok önemli bir köşe taşı konumundadır.
Ayrıca bütün bu ele alınan konularla birlikte İngiliz Arşivinin en önemli kaynaklarından olan harita dairesinde de ciddi ve önemli sayıda pek çok harita, plan ve krokinin varlığı insanı hayrete düşürecek derecede fazladır. Var olan bu belgelerin tanıtımı ve araştırmacılara verilecek olan bilgiler ilerde yapılacak olan çalışmaların daha da kaliteli olması adına önemli veriler olarak değerlendirilmelidir.
Archives are the most important sources of human history. Definitely, the discussions about from which point of view and how archives deal with the events have always been one of the vital issues of history philosophy and historians as well as to what extent these archives enlighten them.
It’s highly important to evaluate the archives as local and foreign banks of sources while getting the rational information about the identities, social lives and points of view of the people all around the world. Although every society evaluates a past event from its own perspective, this situation should be recorded as a vital data in order to have the chance of making mutual evaluation.
English Archives, probably the most important and the biggest ones in the world, serve hundreds of researchers at the same time in a quick and mechanical way in London. Archives being so fast and effective can be explained by its mechanical system which decreases the need of human interactivity nearly to zero level.
Recordings of Turkish-English Affairs, started in the 16th Century, have been kept in a regular way in English Archives. Although archives have many different departments, in this declaration, the content and the perspective of archive documents related to Turkish-English affairs will be represented not only from the archives of Foreign Affairs but also from the selected archives of Air Ministery, Colony Ministery, Navy Forces, Internal Affairs, Mapping Department, Treasure Affairs and War Ministery.
Lots of issues have been recorded in a detailed way in English Archives from last year's of Sultan Abdulhamit's reign to Union and Progress Community, from Tripolis War to Balkan Wars, from First World War to War of Independence. While these issues were being handled, many intelligence reports about the leading figures lived in Ottoman Empire and Turkish Republic and their characters, points of views and which powers they were supporting were also included into archives.
It is amazing that apart from all these issues, English Archives also has a very important information source of mapping department in which there are numbers of prominent and serious maps, plans and overlays. It has been considered that introduction of all these documents and the information obtained from them will lead into more qualified researches in the future.