Kedi ve Köpeklerde Karaciğer ve Pankreas Hastalıkları, Prof. Dr. Mustafa İSSİ, Editör, Turkiye Klinikleri, Ankara, ss.73-80, 2025
Hepatokutanöz sendrom nadir görülen, kronik, ilerleyici ve genellikle ölümcül bir hastalıktır. İlerlemiş hepatopati veya pankreas tümörleriyle ilişkili hiperglukagonemi nedeniyle artan glukoneogenezisin plazma amino asit seviyelerinde düşüşe ve epidermal proteinlerin tükenmesine yol açtığı düşünülmektedir. Hastalık kedilerde, köpeklerden daha nadir görülmekle birlikte en sık yaşlı hayvanlarda ortaya çıkar. Hepatokutanöz sendromun klinik belirtileri genellikle şiddetli dermatolojik lezyonların ve sarılık, asites ve kilo kaybı gibi altta yatan karaciğer hastalığı belirtilerinin bir kombinasyonudur. Hepatokutanöz sendrom tanısı hem dermatolojik lezyonları hem de altta yatan karaciğer hastalığını doğrulamak için klinik bulguları, laboratuvar testlerini, deri biyopsisini ve diagnostik görüntüleme tekniklerini birleştiren çok yönlü bir yaklaşım gerektirir. Tedavide, yüksek protein içeren gıdaların veya mamaların verilmesi ve periyodik olarak parenteral amino asit infüzyonlarıyla amino asit eksikliğinin giderilmesi hedeflenir. Prognoz, karaciğer hastalığının altta yatan nedeni, dermatolojik belirtilerin şiddeti, köpeğin genel sağlığı ve tedavinin ne kadar çabuk başlatıldığı gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişmekle birlikte çoğu vakada kötüdür.de düşüşe ve epidermal proteinlerin tükenmesine yol açtığı düşünülmektedir. Hastalık kedilerde, köpeklerden daha nadir görülmekle birlikte en sık yaşlı hayvanlarda ortaya çıkar. Hepatokutanöz sendromun klinik belirtileri genellikle şiddetli dermatolojik lezyonların ve sarılık, asites ve kilo kaybı gibi altta yatan karaciğer hastalığı belirtilerinin bir kombinasyonudur. Hepatokutanöz sendrom tanısı hem dermatolojik lezyonları hem de altta yatan karaciğer hastalığını doğrulamak için klinik bulguları, laboratuvar testlerini, deri biyopsisini ve diagnostik görüntüleme tekniklerini birleştiren çok yönlü bir yaklaşım gerektirir. Tedavide, yüksek protein içeren gıdaların veya mamaların verilmesi ve periyodik olarak parenteral amino asit infüzyonlarıyla amino asit eksikliğinin giderilmesi hedeflenir. Prognoz, karaciğer hastalığının altta yatan nedeni, dermatolojik belirtilerin şiddeti, köpeğin genel sağlığı ve tedavinin ne kadar çabuk başlatıldığı gibi çeşitli faktörlere bağlı olarak değişmekle birlikte çoğu vakada kötüdür.
Hepatocutaneous syndrome is an uncommon, chronic, progressive, and typically lethal condition. Elevated gluconeogenesis resulting from hyperglucagonemia linked to advanced hepatopathy or pancreatic malignancies is believed to cause a reduction in plasma amino acid concentrations and a depletion of epidermal proteins. The condition is less prevalent in felines than in canines, although it predominantly affects older individuals. The clinical manifestations of hepatocutaneous syndrome typically include severe dermatologic lesions and indications of underlying liver illness, such as jaundice, ascites, and weight loss. The diagnosis of hepatocutaneous syndrome necessitates a comprehensive strategy that integrates clinical observations, laboratory analyses, skin biopsies, and imaging modalities to validate both dermatological manifestations and underlying hepatic pathology. The treatment seeks to rectify amino acid deficits through the provision of high-protein diets or formulae and intermittent parenteral amino acid infusions. The prognosis is generally unfavorable, albeit it fluctuates based on several circumstances, including the etiology of liver illness, the severity of dermatological manifestations, the overall health of the canine, and the promptness of treatment initiation.