III. ULUSLARARASI SOSYAL VE BEŞERİ BİLİMLER BERLİN KONFERANSI, Berlin, Almanya, 2 - 05 Mayıs 2019, ss.84
TTK
m. 12/2 GEREĞİNCE TACİR SAYILMAK İÇİN BİR TİCARİ İŞLETMENİN VARLIĞININ
GEREKMESİ
Hakan
YILDIRIM[*]
ÖZET
Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nda tacir sıfatı,
gerçek ve tüzel kişiler bakımından ayrı ayrı ele alınarak düzenlenmiştir.
Gerçek kişi tacir, TTK m. 12/1’de, “Bir
ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir”
şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre tacir sıfatının kazanabilmesi için, bir
ticari işletmenin mevcut olması ve bu işletmenin (kısmen de olsa) belli bir
kişi adına işletilmesi gerekir. Gerçek kişilerin tacir sıfatını kazanabilmesi
için bu iki koşulun aynı anda ve bir arada bulunması gerekli ve yeterlidir.
Bununla birlikte bazı hallerde ticari işletme fiilen işletilmeye başlanmasa
dahi kişinin tacir sayılması söz konusudur. Nitekim TTK m. 12/2 hükmü uyarınca,
“Bir ticari işletmeyi kurup açtığını,
sirküler, gazete, radyo, televizyon ve diğer ilan araçlarıyla halka bildirmiş
veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirerek durumu ilan etmiş olan
kimse, fiilen işletmeye başlamamış olsa bile tacir sayılır.” Tacir
sayılanlar, tacir olmanın sonuçlarına tabi olduklarından, tacir olmanın
nimetlerinden yararlanabilecekleri gibi, tacir olmanın külfetlerine de
katlanırlar.
TTK m. 12/2’nin uygulanabilmesi, başka bir
deyişle tacir sayılmak için bir ticari işletmenin varlığı şart mıdır? Bir
görüşe göre, bu kişilerin özelliği ticari işletmeye sahip olmakla birlikte
fiilen işletmeye başlamamış olmalarıdır. Dolayısıyla bu kişiler, işletmeye
başlamamış olmalarına rağmen işletmeyi kurup açtığını ilan etmeleri veya
ticaret siciline tescil ve ilan ettirmeleri halinde tacir sayılacaklarından,
ortada bir ticari işletmenin bulunması bunların tacir sayılması için
zorunludur. Diğer bir görüşe göre ise, bu kişilerin tacir sayılmaları için bir
ticari işletmeye sahip olmaları şart olmayıp, ilan ya da tescil sebebiyle tacir
sayılırlar.
Teori ve uygulama açısından taşıdığı önem
nedeniyle, tacir sayılanlar bakımından bir ticari işletmenin varlığının şart
olup olmadığı konusunun tartışılması ve değerlendirilmesi ihtiyacı mevcuttur.
Bu nedenle tebliğimizde, tacir sıfatına sahip olmak için gerekli şartlarla bu
konudaki ilke, kural ve bunların istisnaları çerçevesinde tacir sayılmak için
bir ticari işletmenin varlığının gerekip gerekmediği sorusuna öğreti görüşleri
ve yargı kararları ışığında yanıt bulunması planlanmaktadır.
Anahtar Kelimeler:
Tacir, Ticari İşletme, Ticari İşletmenin İşletilmesi, Tacir Sayılanlar
[*] Arş. Gör., Erciyes Üniversitesi
Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı, hakanyildirimerciyes.edu.tr
TTK
m. 12/2 GEREĞİNCE TACİR SAYILMAK İÇİN BİR TİCARİ İŞLETMENİN VARLIĞININ
GEREKMESİ
Hakan
YILDIRIM[*]
ÖZET
Türk Ticaret Kanunu (TTK)’nda tacir sıfatı,
gerçek ve tüzel kişiler bakımından ayrı ayrı ele alınarak düzenlenmiştir.
Gerçek kişi tacir, TTK m. 12/1’de, “Bir
ticari işletmeyi, kısmen de olsa, kendi adına işleten kişiye tacir denir”
şeklinde tanımlanmıştır. Buna göre tacir sıfatının kazanabilmesi için, bir
ticari işletmenin mevcut olması ve bu işletmenin (kısmen de olsa) belli bir
kişi adına işletilmesi gerekir. Gerçek kişilerin tacir sıfatını kazanabilmesi
için bu iki koşulun aynı anda ve bir arada bulunması gerekli ve yeterlidir.
Bununla birlikte bazı hallerde ticari işletme fiilen işletilmeye başlanmasa
dahi kişinin tacir sayılması söz konusudur. Nitekim TTK m. 12/2 hükmü uyarınca,
“Bir ticari işletmeyi kurup açtığını,
sirküler, gazete, radyo, televizyon ve diğer ilan araçlarıyla halka bildirmiş
veya işletmesini ticaret siciline tescil ettirerek durumu ilan etmiş olan
kimse, fiilen işletmeye başlamamış olsa bile tacir sayılır.” Tacir
sayılanlar, tacir olmanın sonuçlarına tabi olduklarından, tacir olmanın
nimetlerinden yararlanabilecekleri gibi, tacir olmanın külfetlerine de
katlanırlar.
TTK m. 12/2’nin uygulanabilmesi, başka bir
deyişle tacir sayılmak için bir ticari işletmenin varlığı şart mıdır? Bir
görüşe göre, bu kişilerin özelliği ticari işletmeye sahip olmakla birlikte
fiilen işletmeye başlamamış olmalarıdır. Dolayısıyla bu kişiler, işletmeye
başlamamış olmalarına rağmen işletmeyi kurup açtığını ilan etmeleri veya
ticaret siciline tescil ve ilan ettirmeleri halinde tacir sayılacaklarından,
ortada bir ticari işletmenin bulunması bunların tacir sayılması için
zorunludur. Diğer bir görüşe göre ise, bu kişilerin tacir sayılmaları için bir
ticari işletmeye sahip olmaları şart olmayıp, ilan ya da tescil sebebiyle tacir
sayılırlar.
Teori ve uygulama açısından taşıdığı önem
nedeniyle, tacir sayılanlar bakımından bir ticari işletmenin varlığının şart
olup olmadığı konusunun tartışılması ve değerlendirilmesi ihtiyacı mevcuttur.
Bu nedenle tebliğimizde, tacir sıfatına sahip olmak için gerekli şartlarla bu
konudaki ilke, kural ve bunların istisnaları çerçevesinde tacir sayılmak için
bir ticari işletmenin varlığının gerekip gerekmediği sorusuna öğreti görüşleri
ve yargı kararları ışığında yanıt bulunması planlanmaktadır.
Anahtar Kelimeler:
Tacir, Ticari İşletme, Ticari İşletmenin İşletilmesi, Tacir Sayılanlar
[*] Arş. Gör., Erciyes Üniversitesi
Hukuk Fakültesi Ticaret Hukuku Anabilim Dalı, hakanyildirimerciyes.edu.tr