Yapay Zekâ Destekli Reklam Filmlerinde Toplumsal Cinsiyetin Göstergebilimsel Temsili


Gölgeli K.

Vi. Bilsel Uluslararası Turabdin Bilimsel Araştırmalar ve İnovasyon Kongresi, Mardin, Türkiye, 18 - 19 Ekim 2025, ss.331-332, (Özet Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Mardin
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.331-332
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Reklamcılık alanında dijital teknolojilerin entegrasyonu, yaratıcı üretim süreçlerini köklü biçimde dönüştürmüştür. Yapay zekâ destekli sistemler, insan sezgisiyle makine öğrenmesini birleştirerek hem estetik hem de stratejik karar süreçlerinde yeni bir yaratıcılık biçimi ortaya koymaktadır. Bu bağlamda reklam, yalnızca teknik bir üretim alanı değil, aynı zamanda kültürel ve toplumsal anlamların yeniden üretildiği bir temsil mecrası haline gelmiştir. Bu çalışma, yapay zekâ destekli “Bizim Evler 11” reklam filminde toplumsal cinsiyet temsillerinin incelenmesini amaçlamaktadır. Araştırmada Roland Barthes’ın üç düzeyli göstergebilimsel analiz modeli (düz anlam, yan anlam, mit) kullanılarak reklamın görsel, işitsel ve dilsel göstergeleri çözümlenmiştir. Analiz, toplumsal cinsiyetin kültürel bir inşa olduğu ve medya aracılığıyla sürekli yeniden üretildiği varsayımına dayanmaktadır. Elde edilen bulgular, reklamda kadın ve erkek temsillerinin geleneksel kalıpların ötesinde, tamamlayıcı ve eşitlikçi bir biçimde sunulduğunu göstermektedir. “Bakkal amca” ve “şekerci teyze” karakterleri aracılığıyla her iki cinsiyetin kamusal alanda aktif biçimde temsil edildiği; kadınların yalnızca bakım veren değil, üretken ve sosyal ilişkilerin kurucu öznesi olarak yansıtıldığı görülmüştür. Erkek karakterler ise otoriter kimliklerinden uzaklaşarak sevgi, babalık ve paylaşım gibi duygusal yönleriyle öne çıkmaktadır. Çocukların cinsiyet ayrımı olmaksızın birlikte oyun oynaması, eşitlik ve aidiyet duygusunu pekiştirmektedir. Sonuç olarak, “Bizim Evler 11” reklam filmi modernleşme ve gelenek arasında duygusal bir denge kurarak cinsiyet eşitliğini kültürel bir uzlaşı anlatısı içinde yeniden tanımlamaktadır. Yapay zekâ destekli bu üretim biçimi, teknolojik yeniliği toplumsal temsillerin dönüşümüyle ilişkilendirerek, reklamcılıkta yeni bir estetik ve ideolojik paradigma sunmaktadır.

The integration of digital technologies into the field of advertising has profoundly transformed creative production processes. AI assisted systems combine human intuition with machine learning, generating a new form of creativity that influences both aesthetic and strategic decision making. In this context, advertising is not merely a technical domain of production but also a medium through which cultural and social meanings are continuously reconstructed. This study aims to examine the representations of gender in the AI assisted commercial “Bizim Evler 11.” The research employs Roland Barthes’ three level semiotic analysis model denotation, connotation, and myth to interpret the visual, auditory, and linguistic signs within the advertisement. The analysis is grounded in the assumption that gender is a cultural construct that is continually reproduced through media representations. The findings reveal that the representations of women and men transcend traditional patterns and are presented in a complementary and egalitarian manner. Through the figures of the “grocery man” (bakkal amca) and the “candy woman” (şekerci teyze), both genders are actively represented within the public sphere. Women are depicted not merely as caregivers but also as productive agents and central figures in social relations. Male characters, on the other hand, move away from authoritative portrayals and are foregrounded through themes of affection, fatherhood, and emotional sharing. The depiction of boys and girls playing together without gender distinction reinforces a sense of equality and belonging. In conclusion, the “Bizim Evler 11” commercial establishes an emotional balance between modernity and tradition, redefining gender equality within a narrative of cultural reconciliation. This form of AI enhanced production links technological innovation with the transformation of social representations, presenting a new aesthetic and ideological paradigm in contemporary advertising.