Türk Nöroşirürji Derneği 33. Bilimsel Kongresi, Antalya, Türkiye, 11 - 14 Nisan 2019, ss.23
Giriş ve Amaç: Ossifiye ligamentum flavuma skonder olarak gelişen
Torasik Spinal Stenozun (TSS) geleneksel tedavisi laminektomidir.
Ancak, bu tedavi yönteminin laminektomi sonrası kifoz, instabilite
ve skar oluşumu gibi bazı dezavantajları ve kompkikasyonları vardır.
Bu komplikasyonlardan kaçınmak için, TSS olgularımızın tedavisinde
hemilaminektomi ve bilateral dekompresyon (HLBD) yaptık.
Yöntem: HLBD uygulanan 21 ardışık erişkin hastanın klinik verilerini
retrospektif olarak inceledik. Çalışmaya TSS tanısı BT veya MRG ile
doğrulanmış, spinal stenozu, posterior elemanlarda hipertrofiye sekonder
olarak gelişmiş ve dar spinal stenoz tedavisi için HLBD uygulanmış
olan hastalar alındı. Olguların tıbbi kayıtları kullanarak ameliyat öncesi
ve sonrası Japon Ortopedi Birliği (JOA) skorları hesaplandı ve iyileşme
oranlarını Hirabayashi’nin yöntemine göre değerlendirildi.
Bulgular: TSS’li hastaların % 48’ine lomber stenoz, % 24’üne servikal
stenoz eşlik etmekteydi. 8 hastanın tıbbi öyküsünden daha önce farklı
seviyelerden kanal darlığı nedeniyle opere edildikleri öğrenildi.21
hastadan beşine eşlik eden spinal stenoz nedeniyle aynı seansta cerrahi
tedavi yapıldı. Ortalama takip süresi 31.5 aydı. Yaş ortalaması 61.6 idi.
Preoperatif ortalama JOA skoru 5.8 postoperatif takipte ortalama JOA
skoru 9.9 idi. İyileşme oranı % 83,3 idi. operasyona bağlı transfüzyon,
nörolojik bozulma ve postoperatif instabilite yoktu.
Tartışma ve Sonuç: Posterior anatomik yapıları koruyarak, laminektomiye
bağlı kifoza ve cerrahi sonrası instabiliteye yol açmaması ve başarılı bir
klinik iyileşme sağlaması ile HLBD, spinal stenozu posterior elemanların
hipertrofisine sekonder gelişen hastalar için uygun bir tekniktir. Eşlik eden
spinal stenozun aynı seansta tedavisi, postoperatif hasta memnuniyetine
katkı sağlamaktadır