Güney Kore’de Güncel Feminizm Tartışmaları ve Çağdaş Edebiyattaki Yansımaları: Kim Jiyeong, Doğum: 1982


ER S., Turkozu H. K.

KADEM Kadın Araştırmaları Dergisi, cilt.11, sa.1, ss.103-132, 2025 (TRDizin) identifier identifier

Özet

Güney Kore, geleneksel ataerkil yapı ile modern toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelelerinin kesiştiği karmaşık bir dönüşüm sürecinden geçmektedir. Bu bağlamda feminizm, yalnızca toplumsal cinsiyet eşitliğini savunan bir ideoloji değil, aynı zamanda toplumsal yapılar ve kültürel değerlerin yeniden inşasında etkili bir düşünsel güç olarak kritik bir rol üstlenmektedir. Ancak bu dönüşüm süreci, muhafazakâr yaklaşımlar ve anti-feminist tepkilerin oluşturduğu direnç tarafından sınırlandırılmaktadır. Bu çalışmada, Güney Kore’de 1980’lerde sendikal örgütlenmeler ve kadın dernekleri çevresinde gelişen feminist hareketlerin, 2000’li yıllardan itibaren dijital platformlar üzerinden yürütülen yeni örgütlenme biçimlerine dönüşümü incelenmektedir. Bununla birlikte, günümüzde dijital feminizm, #MeToo hareketi ve cinsiyet temelli şiddete karşı yürütülen kampanyalar gibi feminist faaliyetler ile anti-feminizm akımının yükselişi arasındaki neden-sonuç ilişkileri ele alınmıştır. Bu kapsamda, Cho Namjoo’nun Kim Jiyeong, Doğum: 1982 eseri feminist edebiyat eleştirisi bağlamında, özellikle Judith Butler, Julia Kristeva ve Luce Irigaray’ın kuramsal yaklaşımlarından yararlanılarak değerlendirilmiş; romandaki toplumsal cinsiyet eşitsizliği ve patriarkal yapıların eleştirisi kapsamlı bir çözümlemeyle ortaya koyulmuştur. Bu yönüyle roman, günümüz Güney Kore feminist hareketinin söylemsel çerçevesiyle örtüşmekte ve feminist bilincin edebi temsiller aracılığıyla yaygınlaşmasına katkı sunmaktadır.
South Korea is undergoing a complex transformation process where traditional patriarchal structures intersect with modern struggles for gender equality. In this context, feminism plays a critical role not only as an ideology advocating for gender equality but also as an ideational force in reconstructing societal structures and cultural values. However, this transformative process is constrained by resistance arising from conservative approaches and anti-feminist reactions. This study examines the transformation of feminist movements in South Korea, from their formation around trade unions and women’s associations in the 1980s to new forms of organization through digital platforms since the 2000s. In addition, it explores the relationship among contemporary digital feminism, the #MeToo movement, campaigns against gender-based violence, and the rise of anti-feminism. On the other hand, this study also analyzes how key themes at the center of feminist debates in South Korea such as gender inequality, patriarchal oppression, women’s participation in the labor force, discrimination, and the work-life balance are reflected in literary texts. In this context, Cho Namjoo’s Kim Jiyeong, Born 1982 is examined within the framework of feminist literary criticism, particularly drawing on the theoretical approaches of Judith Butler, Julia Kristeva, and Luce Irigaray. The novel is examined as a comprehensive critique of gender inequality and patriarchal structures, and it is argued that this contemporary Korean novel aligns with the discourse of feminist movements and contributes to the dissemination of feminist consciousness through literary representation.