Uluslararası Türkçe Edebiyat Eğitim Külütr Dergisi, TEKE, cilt.5, sa.1, ss.34-41, 2016 (Hakemli Dergi)
Ticaret mekanizması aslında iki temel faaliyete bağlı olarak gerçekleşir: Satma ve alma. Bu bağlamda aslında temel yahut ikincil bir ihtiyacın karşılanması gayesine dayanan ticaret, Türklerde tarihin en eski dönemlerinden beri gerek iktisadi gerekse de siyasi ilerlemenin ana esaslarından birini oluşturmaktadır. Eski Türk devletlerinde yahut topluluklarında insanların gerek ellerinde bulunmayan malları başkalarından temin etme gerekse de ihtiyaç fazlası mallarını satarak gelir temin etme şeklinde cereyan eden ticari faaliyetleri hep olmuştur. Bu faaliyetler başlangıçta trampa yani değiş-tokuş esasına dayalı olarak gerçekleştiriliyorken (ki bu değiş-tokuşlarda Türkler çoklukla atı ve değerleri kürkleri kullanırlardı) sonraları hem başka milletlerden elde ettikleri bilhassa 7. yüzyıldan itibaren de altın, gümüş, bakır gibi değerli madenlerden kendi ürettikleri paraları kullanmaya başladılar. Devlet olmanın siyasi gücünü ticari faaliyetlerinde de devreye sokarak Uygurlardan itibaren kumaş ve kâğıt parayı da dolaşıma sokma başarısını gösterdiler. Ticaretin evrensel niteliği Türklerin Müslüman dünyaya dâhil olmasıyla ayrı bir boyut kazandı. Doğu Akdeniz’i önemli bir ticari coğrafyaya dönüştürmüş Müslüman tüccarların IX. yüzyıldan itibaren kullandıkları yeni bir ödeme sistemiyle karşılaştılar. Bu, bir tüccarın vermiş olduğu siparişin bedelinin kendi hesabından ödenmesini kayıt altına alan yazılı bir belge niteliği taşıyan ve Farsça şah kelimesinin farklı bir anlam ve kullanım boyutu kazanmasıyla ortaya çıkmış olan çak “çek” (> Ar. ?akk) sistemi idi. Bu çalışmada Farsça şah > çak > Türkçe çek kelimesinin 1356 tarihinde yazılmış olan Kitâbü’l-Ef’âl’den hareketle Türkçenin tarihî metinlerinde ilk defa tanıklanması konusuna değinilecek ve buradan hareketle eski Türklerin hukuki ve iktisadi bir belge olarak çeki kullanmaları konusu işlenecektir.
WERE ANCIENT TURKS WROTE CHECK? Abstract Commerce mechanism actually exists based on two main actions: Selling and buying. In this context, in fact, commerce, bounding to the aim of meeting a basic or a secondary need, has constituted the one of the main rudiments both economical and political development since the oldest time of the history for Turks. In old Turkish states or societies there were always commerce activities both supply the goods that they did not have from others and generate revenue by selling the surplus goods. While in the beginning these activities were done basing on the bartering namely exchanging (Turks used to use mostly horses and valuable furs in these barters), later on they started to use the coin gained from the other nations and especially since the 7th century they started to use the coins that they own produced from the valuable metals such as gold, silver and copper. With the help of the political power of being a state they succeeded in circulating rag money and fabrics money since Uigurs. The universal quality had a variant aspect with the partaking of the Turks in the Muslim World. They met a new payment system that the Muslim traders, who changed the East Mediterranean into an important commercial geography, used since 9th century. This was a çak ‘check’ (> Ar. ?akk) system which emerged with acquiring dimension of a different meaning and usage of the word şah in Persian and had the feature of written document recording to be paid from his account of the value of order which a merchant gone. In this study, Persian šah > cak and Turkish çek word recorded in Turkish history for the first time referenced to Kitâbü’l-Ef’âl written in 1356 will be mentioned and from this point of view, the subject about the usage of the check of old Turks as a judicial and financial document will be had.