Bu çalışmanın amacı, üst çene darlığıyla birliktegerçek tek taraflı posterior çapraz kapanışı bulunan hastalarda kilitli hızlı üst çene genişletme apareyinin dento iskeletsel yapılar üzerine etkilerini incelemekti. Çalışmada diş ve doku destekli, tam akrilikhızlı üst çene genişletme apareyinin bir modifikasyonu kullanıldı. Üst çene segmentlerinin asimetrik genişlemesini sağlamak amacıyla apareyin normal kapanış tarafının okluzal kısmına aynı taraftaki alt posterior dişlerden ankraj alan akrilik bir kilit mekanizması eklendi. Çalışma, karma dişlenme döneminde toplam 30 hasta (14 kız ve 16 erkek; ortalama yaş 8.74 ± 0.56 yıl) üzerinde yürütüldü. Lateral ve frontal sefalometrik röntgenler ile alçı model kayıtları üst çene genişletilmesinden önce, genişletmeden hemen sonra ve 3 aylık pekiştirme dönemindensonra alındı. Farklı zamanlarda alınan kayıtlarda yapılan ölçümlerin istatistiksel olarak karşılaştırılması,tekrarlayan ölçümlerde varyans analizi ile gerçekleştirildi. Çapraz kapanış ve normal kapanış tarafları arasındaki ölçümlerin karşılaştırılmasındaise kovaryans analizi kullanıldı. İstatistiksel olarak anlamlılık düzeyi 0.05 olarak belirlendi. Sonuçlar, apareyin çapraz kapanış tarafında normal kapanış tarafına göre istatistiksel olarak anlamlı maksiler ekspansiyon meydana geldiğini gösterdi (p<0.05). Üst çenenin transversal düzlemde, sagital ve dikey düzlemlere göre daha fazla iskeletsel olarak hareket ettiği tespit edildi. Karma dişlenme döneminde gerçek tek taraflı posterior çapraz kapanışların tedavisinde bu aparey etkilidir ve tercih edilebilir.
The objective of this study was to examine the effects of a locked rapid maxillary expansion appliance on the dentoskeletal structures of patients who experienced transverse maxillary constriction with a true unilateral posterior crossbite. The appliance used in this study was a modification of the tooth- and tissue-supported, fully covered acrylic rapid maxillary expansion appliance. To provide asymmetric expansion of the maxillary halves, an acrylic locking unit was constructed on the occlusal surface of the noncrossbite side of the appliance, anchored by the lower posterior teeth on the same side. This study included a total of 30 patients (14 girls and 16 boys; mean age 8.74 ± 0.56 years) with mixed dentition. Lateral and frontal cephalograms and plaster model records were taken before expansion, immediately after expansion, and 3 months after retention. Repeated measures analysis of variance was used to compare the measurements at various time points. Covariance analysis was also used to evaluate the differences between the crossbite and noncrossbite sides. The level of statistical significance was set at 0.05.The results indicated that the appliance producedstatistically significant maxillary expansion on the crossbite side compared with the noncrossbite side (p<0.05). The maxilla exhibited greater skeletal movement in the transverse plane than in the sagittal and vertical planes. In the treatment of true unilateral posterior crossbites in mixed dentition, this appliance is effective and might be preferred.
