Uluslararası Katılımlı Akciğer Sağlığı Kongresi, Antalya, Türkiye, 6 - 09 Mart 2024, ss.72
Giriş-Amaç: Pulmoner tromboembolizm (PTE) artan insidans ve azalan mortalite oranı ile birlikte günümüzde kardiyovasküler mortalitenin sık görülen bir nedenlerinden biridir. Yüksek riskli PTE acil tanı ve tedavi gerektiren bir
durumdur. Akut PTE olgularında erken mortalite riskine göre sınıflama kullanmaktadır. Mortalite riskine göre hastanın nasıl takip edileceği ve tedavi yaklaşımı belirlenmektedir. Çalışmamızda amacımız yoğun bakıma yatan orta ve
yüksek riskli hastalarda HALP ve TIMI skorlarının mortalite belirlemedeki yerinin değerlendirilmesidir.
Gereç ve Yöntem: Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Yoğun Bakım Ünitesi(YBÜ)’nde Ocak 2019
ile Haziran 2023 tarihleri arasında yatan akut PTE hastaları retrospektif olarak değerlendirilerek dahil edildi. Hastalarda yaş, cinsiyet, komorbidite, basitleştirilmiş pulmoner embolizm şiddet indeksi (SPESI), APACHE II skoru, hemoglobin-albumin-lenfosit-platelet (HALP) skoru, akut koroner sendrom olasılık risk skoru (TIMI) skoru, yatış süresi,
trombolitik tedavisi, mortalite, sağ ventrikül/sol ventrikül oranı (RV/LV) değerlendirildi. Veriler TURCOSA programı
ile istatistiksel olarak değerlendirildi.
Bulgular: Çalışmaya alınan toplam 94 hastanın 55’i kadın 39’u erkek idi. Ortalama yaş 68.11 idi. YBÜ’ de yatış süresi
ortalama 4 gün (1-48 gün) olan hastaların yatış anında değerlendirilen ortalama APACHE II skoru 16 (6-37) olarak
hesaplandı. Yatış anında değerlendirilen HALP skorun ortalama değeri 24.5 (3.7- 215) iken TIMI skorunun ortalama
değeri 2 (1-6) bulundu. Hastaların 20’si yaşamını yaşamını yitiriken bu grupta APACHE II skoru anlamalı derecede
yüksek bulunmakla birlikte(p<0.001) kadın cinsiyette daha yüksek hesaplanmıştır(p<0.001). Bilgisayarlı tomografi(-
BT) üzerinden ölçülen RV/LV oranı ortalama 1.2(0.63-3.05) idi. Hastaların %23’üne trombolitik tedavi(alteplaz) verildi.
Trombolitik alan ve almayan hastalar karşılaştırıldığında mortalite açısından anlamlı fark görülmedi(p=0.27). HALP
skoru ve BT’ de RV/LV oranı arasında zayıf ve istatistiksel olarak anlamlı bir korelasyon vardır(p=0.013). Mortalite ile
RV/LV oranı ilişkisiz bulunmuştur(p=0.729). HALP skoru ile D-dimer yüksekliğ arasında anlamlı korelasyon izlenmiştir(p=0,006).
Tartışma-Sonuç: APACHE skoru mortalite ön görme için kullanılan skor olup yaşamını yitiren hastalarda yüksek
bulunmuştur ancak HALP ve TIMI skorları ile mortalite arasında ilişki kurulamamıştır. Bununla birlikte sağ kalp
yetmezliğini gösteren RV/LV oranı yüksek hastalarda mortalite yüksek bulunmaması verilen antikoagülan tedavi ve
trombolitik tedavin başarısı ile ilişkilendirilebilir. YBÜ’ de takip edilen hastaların yatış anında RV/LV oranı ile HALP
oranı arasında ilişki olması pulmoner embolinin şiddeti ile HALP skorun ilişkilendirlebiliceğini gösterir. Kronik obstruktif akciğer hastalığı (KOAH) alevlenmelerinde ve miyokard infarktüsü (MI)’ nde mortalite ile HALP skor ilişkisinin
değerlendirildiği iki ayrı çalışmada HALP skor mortalite ilişkili bulunmuştur. PTE’ de hastalık şiddetiyle korelasyon
izlenmesi hesaplaması oldukça kolay olan skorun yeterli veri elde edildikten sonra hastalık şiddetini ön görmede
kullanılabileceği akılda bulundurulmalıdır