VI. Uluslararası Coğrafya Eğitimi Kongresi, İstanbul, Türkiye, 19 - 22 Eylül 2024, ss.1-2
Emergency Events Database (Em-Dat) verilerine göre, 2023 yılında dünya genelinde 399 afet gerçekleşmiş ve bu afetler sonucunda 86.473 kişi ölmüş, 93.1 milyon kişi etkilenmiş ve 202.7 milyar dolarlık ekonomik hasar meydana gelmiştir. Bu verilerin 2003-2022 yılı ortalamalarının üzerinde olduğu görülmektedir. 2023 yılı verileri incelendiğinde, Pazarcık ve Elbistan depremleri nedeniyle, Türkiye’nin, küresel ölçekte afetlerden kaynaklı toplam ölüm sayısında ve ekonomik hasarda ilk sırada yer aldığı görülmektedir. Türkiye bulunduğu konum itibariyle çeşitli afetlerin görüldüğü bir coğrafya üzerindedir. Özellikle deprem başta olmak üzere su taşkınları, yangın, çığ, toprak kaymaları vb. gibi ani; kuraklık, hava kirliliği gibi ise yavaş gelişen bazı afet türlerine ev sahipliği yapmaktadır. Bu afetlerin yıkıcı ve ölümcül etkilerini en aza indirgemek için erken yaşlardan itibaren afet okuryazarlığı ile çocukların bilinçlendirilmesi gerekmektedir. Afet eğitimine dair ilköğretim düzeyinde yararlanılabilecek başlıca derslerden biri de sosyal bilgilerdir. Araştırmanın amacı afet bölgelerinde (Gaziantep/Deprem Manavgat/Yangın, Bozkurt/Su taşkını vb.) görev yapan sosyal bilgiler öğretmenlerinin afet eğitimine ve afetlerin öğrenciler üzerindeki etkilerine ilişkin görüşlerine ve afet sonrası öğrenme-öğretme süreci uygulamalarını tespit etmektir. Araştırmada nitel araştırma yöntemlerinden olgubilim kullanılmıştır. Araştırma çalışma grubunu 20 sosyal bilgiler öğretmeni oluşturmaktadır. Çalışma grubunun belirlenmesinde amaçlı örnekleme yöntemlerinden biri olan ölçüt örnekleme kullanılmıştır. Belirlenen ölçüt ise afetin yaşandığı tarihte, afet bölgesinde görev yapıyor olmaktır. Görüşmelerden elde edilen veriler nitel veri analiz tekniklerinden betimsel ve içerik analizi kullanılarak çözümlenmiştir. Araştırma sonucunda öğretmenlerin afet konularına, ilgili afet sonrasında, öğrenme-öğretme süreçlerine daha çok yer verdikleri ancak uygulamalarının genel olarak yetersiz olduğu tespit edilmiştir. Bu çalışma TÜBİTAK Bilim İnsanı Destekleme Daire Başkanlığı (BIDEB) tarafından 2209-A Üniversite Öğrencileri Araştırma Projeleri Destekleme Programı kapsamında 1919B012211435 başvuru numarasıyla desteklenmiştir.