Edinilmiş Mallara Katılma Rejiminde Denkleştirme Alacağı


Creative Commons License

Günday H. M.

Uluslararası Akdeniz Hukuk Kongresi, Antalya, Türkiye, 4 - 06 Temmuz 2022, cilt.1, sa.1, ss.597-600

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Cilt numarası: 1
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.597-600
  • Erciyes Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun yürürlüğe girmesiyle birlikte Türk Hukukunda önemi artan konulardan biri de edinilmiş mallara katılma rejimidir. Çünkü Türk kanun koyucusu 01.01.2002 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere eşler arasında uygulanacak yasal mal rejimini edinilmiş mallara katılma rejimi olarak düzenlemiştir. Burada yer alan temel amaç ise evlilik birliğine katkıda bulunan ekonomik ve sosyal yönden zayıf konumdaki eşi korumaktır.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde eşlerin sahip olduğu mallar Türk Medeni Kanunu md. 218 gereğince her birinin kişisel ve edinilmiş mallarından oluşmaktadır. Ayrıca Türk Medeni Kanunu md. 223’e göre, eşlerin sahip oldukları kişisel ve edinilmiş malları yönetme, bunlardan yararlanma ve bunlar üzerinde tasarrufta bulunma hakları da yasal sınırlar içerisinde olmak kaydıyla tamdır. Oysa bu durum, edinilmiş mallara katılma rejiminin tasfiyesinde birtakım hususların göz önünde bulundurulmasını zorunlu kılmaktadır. Bu hususlardan biri de denkleştirmedir.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde denkleştirme esas olarak artık değerin hesabında göz önüne alınan bir hesaplama işlemini ifade etmektedir. Buradaki temel amaç, eşlerin kişisel ve edinilmiş malları arasındaki değer kaymalarını engellemektir. Bu hesaplama işleminin yapılmasındaki temel sebep ise Türk Medeni Kanunu md. 223 hükmüdür. Başka bir deyişle, eşlerin sahip oldukları mallar üzerindeki yönetme, yararlanma ve tasarrufa yönelik haklarının devam ediyor oluşudur.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde denkleştirme Türk Medeni Kanunu md. 230’da üç fıkra halinde düzenlenmiştir. Birinci fıkrada, belirli bir malvarlığına ait borcun diğer malvarlığı grubundan karşılanması halinde yapılacak denkleştirme düzenlenmiş iken; üçüncü fıkrada ise belirli bir malvarlığının edinilmesi, iyileştirilmesi ya da korunmasına yönelik diğer malvarlığı grubundan katkı yapılması halinde söz konusu olan denkleştirmeye yer verilmiştir. Kanun koyucunun denkleştirmeyi bu şekilde iki farklı fıkrada düzenlemesi aslında İsviçre kanun koyucusunun iradesinin de bir yansımasıdır. Zira Türk Medeni Kanunu md. 230 hükmü birebir İsviçre Medeni Kanunu md. 209’u karşılayan bir hükümdür. Bu noktada cevaplanması gereken soru ise her iki denkleştirme türüne ilişkin denkleştirme miktarının hesabında bir farklılıktan bahsedilmesinin mümkün olup olmadığıdır.

Edinilmiş mallara katılma rejiminde denkleştirmenin yapılabilmesi için harcamaların mal rejimi süresince gerçekleşmiş olması gerekir. Ayrıca ispat yükü kendi üzerinde olan tarafın denkleştirmeye ilişkin durum ve olguları ispatlaması zorunludur. Bu noktada ispat kolaylığı getiren Türk Medeni Kanunu md. 230/II hükmünün uygulama alanı ve kapsamı ayrıca göz önünde bulundurulmalıdır. Son olarak, denkleştirmenin talep bağlı olup olmadığı meselesi incelenmesi gereken bir diğer husus olarak karşımıza çıkmaktadır. 

Anahtar Kelimeler: Edinilmiş Mallara Katılma Rejimi, Mal Rejimi, Denkleştirme, Edinilmiş Mal, Kişisel Mal

Upon the entry into force of the Turkish Civil Code No. 4721, one of the issues that has become more important in Turkish Law is the regime of participation in  acquired property. Because the Turkish legislator has arranged the legal property regime to be applied between the spouses as the regime of participation in the acquired property, effective from 01.01.2002. The main purpose here is to protect the economically and socially weak spouse who contributes to the marriage union.

Property owned by spouses in the regime of participation in acquired property Turkish Civil Code art. 218 consists of the personal and acquired property of each. In addition, according to Turkish Civil Code art. 223, spouses have full rights to manage, benefit from and dispose of their personal and acquired property, provided that they are within legal limits. However, this situation necessitates the consideration of certain issues in the liquidation of the regime of participation in acquired property. One of these issues is equalization.

In the regime of participation in acquired property, equalization mainly refers to a calculation process that is taken into account in the calculation of the residual value. The main purpose here is to prevent the value shifts between the personal and acquired property of the spouses. The main reason for this calculation is the Turkish Civil Code art. 223 clause. In other words, it is the continuation of the rights of the spouses to manage, benefit and dispose of the goods they own.

In the regime of participation in acquired property equalization is arranged in three paragraphs in Turkish Civil Code art. 230. The types of equalization are regulated in the first and third paragraphs of the provision. In the first paragraph defines the equalization to be made in case the debt of a certain asset is met from the other asset group. The third paragraph deals with the the equalization in question that would arise when a contribution is made from an asset group for the acquisition, improvement or protection of another certain asset. The fact that the legislator regulates the equalization in two different clauses is actually a reflection of the will of the Swiss legislator as the Turkish Civil Code art. 230 is the provision that matches the Swiss Civil Code art. 209. The question that needs to be answered at this point is whether it is possible to talk about a difference in the calculation of the offset amount for both offset types.

In order to make equalization in the regime of participation in acquired proprty, the expenditures must have been realized during the marital property. In addition, it is obligatory for the party with the burden of proof to prove the situation and facts regarding the equalization. At this point, the application area and scope of the Turkish Civil Code art. 230/II provision should additionally be taken into consideration. Finally, the issue of whether the offset is demand-dependent is another issue that needs to be examined.

Keywords: Regime of Participation in Acquired Property, Marital Property, Equalization, Acquired Goods, Personal Property