Yıldız E. (Yürütücü), Sümbül A.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2021 - 2023
Günümüzde genetik varyasyonu genişleterek arzu edilen özelliklere sahip çeşitleri geliştirmenin en kolay ve etkili yollarından biri yerel genotiplerin kullanılmasıdır. Gerek mevcut çeşitliliğin gerekse verimin artırılmasına yönelik ıslah çalışmalarında, genetik varyasyon bakımından zengin ve elverişsiz çevre koşullarında bile başarıyla yetişebilen yerel genotiplerden yaygın olarak yararlanılmaktadır. Her ülke kendi ekolojik şartlarına uygun yerli türleri, gelişen teknolojiden faydalanarak kültüre alma gayreti içerisine girmiş ve ıslah çalışmaları son yıllarda ağırlık kazanmıştır. Ülkemiz, bitki genetik kaynakları yönünden dünyada sayılı ülkelerden biri olmakla birlikte, bitki genetik kaynaklarının bulundukları yörelerde çevresel ve diğer baskılarla azalma hatta yok olma tehlikesiyle karşı karşıyadır. Bunların korunması geleceğin bitkisel üretiminin güvence altına alınması bakımından zorunludur.
Ülkemiz gerek iklim gerekse toprak şartları bakımından bağcılığa son derece elverişli bir kuşakta olması sebebiyle bağcılık, halkın binlerce yıldır uğraşısı ve geçim kaynaklarından birini oluşturmuştur. Çok değişik iklim özelliklerine sahip olması nedeniyle sofralık, kurutmalık, şaraplık ve şıralık olmak üzere bütün değerlendirme şekillerine uygun üzüm yetiştiriciliğinin yapılabildiği ülkemiz, çok geniş çeşit, tip zenginliği ve büyük bir gen potansiyeline sahiptir.
Ülkemizin hemen hemen her bölgesinde asma yetiştiriciliği yapılmaktadır. Orta Karadeniz ve İç Anadolu bölgelerinin kesiştiği coğrafik bir geçiş bölgesi ve ülkemizin kirlenmemiş ve doğal yapısı tahribat yaşamamış nadir bölgelerinden biri olan Kelkit Vadisi asma genetik kaynakları açısından göz ardı edilmemesi gereken bölgelerden birisidir. Orta Kelkit Havzasında bulunan yerel üzüm çeşit ve genotiplerinin tespit edilerek ampelografik ve genetik olarak tanımlanması bu çalışmanın amacını oluşturmaktadır. Çalışma sonunda bölgede kaybolma tehlikesi altında bulunan asma genetik kaynaklarının çoğaltılarak koruma altına alınması hedeflenmektedir. Yapılacak olan bu çalışmanın bölge potansiyelini ortaya çıkarma konusundaki ilk çalışma olması ve ileriki yıllarda bölge bağcılığının geliştirilmesi konusunda öncülük edecek olması çalışmanın özgün değerini ortaya koymaktadır.