Depremzedelerde travma sonrası stres bozukluğu, psikolojik dayanıklılık ve serum YKL-40 düzeyleri


DEMİREL-ÖZSOY S. (Yürütücü), AKPINAR Ö., TAN Ç.

Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, BAP Doktora, 2023 - 2025

  • Proje Türü: Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje
  • Destek Programı: BAP Doktora
  • Başlama Tarihi: Kasım 2023
  • Bitiş Tarihi: Ocak 2025

Proje Özeti

Amaç: Depremin oluşturduğu travmatik etkiler travma sonrası stres bozukluğu (TSSB) başta olmak üzere psikiyatrik hastalıklara neden olmaktadır. Psikolojik dayanıklılığın psikiyatrik hastalıkların gelişmesini önleyici olabilecek bir faktör olduğu düşünülmektedir. İmmün sistemin psikiyatrik hastalıklardaki rolü halen araştırılan ilgi çekici bir konu olmakla birlikte immün sistemin denetleme noktasında yer alan ve anahtar rol oynayan YKL-40 -kitinaz 3 benzeri protein 1 (CHI3L1) psikiyatrik hastalıklarda az sayıda çalışmada araştırılmıştır. Bu çalışmada depremzedelerde gelişen TSSB’de psikolojik dayanıklılığın rolünü, travma sonrası büyümenin var olup olmadığını ve immün sistemin göstergelerinden biri olan YKL-40’ın serumdaki düzeyi ile bu parametrelerin ilişkisini araştırmayı amaçladık. Yöntem: Bu çalışmaya mevcut hali ile TSSB olan 33 depremzede hasta, deprem yaşamış ancak psikopatoloji gelişmemiş 34 depremzede kontrol ve 20 sağlıklı kontrol olmak üzere toplam 87 gönüllü dahil edilmiştir. Tüm gönüllülere Yetişkinler İçin Psikolojik Dayanıklılık Ölçeği (YİPDÖ), Yaşam Olayları Kontrol Listesi (YOL-5), Hamilton Depresyon Derecelendirme Ölçeği (HAM-D) ve hasta ve depremzede kontrol grubuna Travma Sonrası Stres Tanı Ölçeği (TSSTÖ), Travma Sonrası Büyüme Envanteri (TSBE) uygulanmıştır. Ayrıca tüm gönüllülerden kan örneği alınmış ve serum YKL-40 düzeyi ve C-reaktif protein (CRP) ölçümü yapılmıştır. Bulgular: Bu çalışmada TSSB hastalarının psikolojik dayanıklılık puanlarının kontrol gruplarınınkinden daha düşük olduğu saptanmıştır. TSSTÖ toplam puanı ile dayanıklılık toplam puanı arasında negatif korelasyon bulunmuştur. TSSB hastaları ve depremzede kontrollerin travma sonrası büyüme puanlarının arasında fark saptanmamıştır. Hastalarda HAM-D puanı ile dayanıklılığın bazı alt ölçek ve toplam puanları arasında negatif, TSSB şiddeti arasında pozitif ve TSBE ölçek puanları arasında negatif korelasyon saptanmıştır. TSSB grubundaki hastaların serum YKL-40 düzeyleri depremzede ve sağlıklı kontrollerinkinden düşük bulunmuştur. Serum YKL-40 düzeyi ile dayanıklılığın gelecek algısı alt ölçek puanı arasında pozitif korelasyon bulunmuştur. Serum YKL-40 düzeyi ile TSSTÖ aşırı uyarılmışlık alt ölçek puanı arasında negatif korelasyon saptanmıştır. ix Sonuç: Bu çalışmanın sonuçlarından dayanıklılığın TSSB’de düşük olması ve hastalığın şiddeti ile ilişkili olması bulgusu, psikolojik dayanıklılığın TSSB’nin etyopatogenezinde önemli bir faktör olduğunu göstermiştir. Dayanıklılığın geliştirilebilir bir kavram olduğu göz önünde bulundurulduğunda deprem gibi travmatik yaşam olaylarından sonra dayanıklılık düzeyini artıracak müdahalelerin TSSB’nin gelişimini önleyici rolünün olabileceği, hastalarda da klinik seyri ve hastalık prognozunu olumlu etkileyebileceği öne sürülebilir. Ayrıca TSSB hastalarında serum YKL-40 düzeylerinin kontrollerinkinden düşük bulunması, TSSB’de immün sistemin olası rolünü desteklemekte olup bu alanda daha detaylı çalışmalara ihtiyaç olduğunu düşündürmektedir. Anahtar kelimeler: depremzede, psikolojik dayanıklılık, serum YKL-40, travma sonrası stres bozukluğu, travma sonrası büyüme.