Uzun A. (Yürütücü)
TÜBİTAK Projesi, 2006 - 2009
Hızla artan
dünya nüfusu karşısında bazı ülkelerde baş gösteren gıda sıkıntısı ve gıda
güvenliği gibi problemler, insanlığın geleceği açısından, bitki genetik
kaynaklarının korunmasını daha da önemli hale getirmiştir. Dünyadaki
biyoçeşitlilik ve gen kaynakları konusundaki gelişmeleri takip etmek ve Avrupa
Birliğinin doğal koruma politikalarına uyum sağlamak için gereken önlemlerin
alınması zorunludur. Bu kapsamda; Ülkemiz turunçgil genetik kaynaklarının korunması
ve sürdürülebilir şekilde değerlendirilmesiyle görevli Tarım Bakanlığına bu
kritik görevi yerine getirebilmesi için öncelikle mevcut genetik kaynakların
belirlenmesi (envanterinin çıkarılması ve veri tabanına işlenmesi), klasik ve
gelişmiş yöntemlerle tanımlanması,
arındırılması ve koruma bloklarının oluşturulması gerekmektedir.
Anadolu, turunçgillerin gen merkezi
olmamasına karşın turunçgiller,
Anadolu’da 2000 yıldır bulunmaktadır. Bu nedenle Türkiye, turunçgiller
açısından ikinci derecede bir gen merkezi olarak değerlendirilebilir. Ancak,
genel olarak turunçgillerde varyasyon sınırlıdır. Turunçgillerde varyasyonu
sınırlayan temel faktörler apomiksis ve poliembriyoniye olan yüksek eğilimdir.
Ticari açıdan önemli dört turunçgil türü olan portakal, mandarin, limon ve
altıntoplar, başlangıçta tesadüf çöğürü olarak şans hibridizasyonları sonucu
meydana gelmiştir. Tür içerisindeki varyasyonlar ise çoğunlukla doğal
mutasyonlar sonucu oluşmuştur Turunçgillerde düşük seviyede görülen varyasyon, seçme
olanaklarını daralttığından, ıslah programları açısından son derece önemli bir
olumsuz faktördür. Bu nedenle, ülkemizde genellikle doğal mutasyonlar sonucu
oluşan ve sınırlı seviyede olan varyasyonu korumak kritik bir önem arz
etmektedir.
Türkiye’de, bitkisel üretime ayrılan alan
Doğal afetler, hızlı kentleşme,
sanayileşme, turizm yatırımları, yeni ticari çeşitlerin üretime alınması, hastalık
(% 10-50 verim kaybına neden olabilen, hatta ağaçları ölüme götürebilen virüs
ve virüs benzeri hastalıklar) ve zararlılar gibi birçok etken, turunçgil
genetik kaynaklarımızın kaybedilme tehlikesini gündeme getirmektedir.
Bitki Genetik Kaynakları materyalinin
değeri; toplanmış ve koruma altına alınmış koleksiyonların varlığıyla birlikte,
bu materyalin ıslahta kullanılabilirliğiyle de ifade edilmektedir.
Bu nedenle turunçgil genetik kaynaklarının
envanterlerinin çıkarılması, virüs ve virüs benzeri hastalıklardan
arındırılması, koleksiyon bahçeleri oluşturularak muhafazası ve yeni çeşitler
elde edilmesi için ıslahçıların hizmetine sunulması ülkemiz açısından büyük
önem kazanmaktadır.
Bu projede; Türkiye turunçgil genetik
kaynaklarının envanterinin çıkarılması ve veri tabanına işlenmesi; morfolojik
ve moleküler yöntemlerle tanımlanması; arındırılma işlemlerinin başlatılması ve
devamlılığının sağlanması; muhafaza blokların oluşturulması konularında
çalışılmıştır. Sonuçta; ülkemiz turunçgil genetik kaynakları envanteri
çıkarılmış-veri tabanına işlenmiş; morfolojik ve moleküler tanımlamaları
yapılmış; virüs ve benzeri hastalıklardan arındırma işlemleri başlatılmış ve
devamlılığı sağlanmış olup,