Yılmaz Vural G.(Yürütücü), Erdem H., Hassamancıoğlu V. M., Yıldız K., Ünlükara A., Yılmaz M., et al.
TÜBİTAK Projesi, 1002 - Hızlı Destek Programı, 2024 - 2025
-
Proje Türü:
TÜBİTAK Projesi
-
Destek Programı:
1002 - Hızlı Destek Programı
-
Başlama Tarihi:
Ekim 2024
-
Bitiş Tarihi:
Ekim 2025
-
Açık Arşiv Koleksiyonu:
AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Proje Özeti
Bu
çalışmada, dünya üzerinde küresel ısınma etkisi ile büyük bir sorun haline
gelen kuraklık koşullarının oluşturduğu su kısıtlılığına dayanabilecek çim
alanlar oluşturulabilmek amaçlamaktadır. Çim türü
olarak serin iklim türleri arasında yer alan Lolium perenne L., Poa
pratensis L., Festuca rubra L., Festuca arundinaceae Schreb. olmak üzere dört farklı çim türü kullanılmıştır. Bitkiye uygulanacak sulama miktarının kontrollü olabilmesi
için yağış ihtimaline karşılık kapalı alan tercih edilmiştir. Çalışma 3 farklı
sulama konusunu (normal, kısıtlı ve çok kısıtlı), iki biyoçar uygulamasını (%0
ve %2 Biyoçar BC) ve iki silisyum uygulamasını (0 ve 200 ppm Si) ele
almaktadır. Çalışma su isteği düşük çim alan tasarımı sağlayabilmenin yanı sıra
çevreye zararlı olan ve her geçen gün miktarı artan atık su arıtma çamurunun
torf yerine kullanılabilmesi ve atık çamurunun biochara (biyoçar)
dönüştürülerek bertaraf edilmesine katkı sağlamayı amaçlamaktadır. Ayrıca
çalışmada uygulamalarım ağır metal alımına etkileri de incelenmiştir. Çalışma
sonucunda, çim bitkilerinin gelişimini iyileştirmede biyoçar ve silisyum
uygulamalarının faydalı olabileceğini göstermiştir. Yine sulama imkanının
kısıtlı olduğu alanlarda biyoçar ve silisyum uygulamaları ile daha iyi bir
bitki gelişiminin sağlanabileceği saptanmıştır. Ayrıca silisyum ve biyoçar
uygulamalarının, ağır metal riskini arttırmadığı, hem farklı çim türlerinin hem
de farklı sulama rejimlerinin ağır metal alımında önemli rol oynadığı, ancak
hiçbir koşulda toksik bir birikimin gerçekleşmediği ortaya konmuştur. Özellikle arıtma çamurundan üretilen biyoçarın güvenli bir
şekilde kullanılabileceğini belirleyen bu çalışma atık bazlı biyoçarın çevre
dostu yönetim stratejilerinde ve peyzaj uygulamalarında güvenle
değerlendirilebileceğini kanıtladığı için önem arz etmektedir.